İmam Rıza’nın değişik konulardaki bazı sözleri

İmam Rıza’nın (a.s.) hizmetçisi Abbas bin Hilalî eş-Şamî İmam Rıza’dan (a.s.) şöyle dediğini naklediyor

<İmam Rıza’nın değişik konulardaki bazı sözleri

TÜRK-AZ HABER / İMAN VE İNSAN

"Her kim sabah ve akşam ezanlarını duyduğunda: 'Allah'ım, Senden; gündüzün gelmesi; gecenin gitmesi; namaz vakitlerinin girmesi ve Sana dua edenlerin sesleri hürmetine Muhammed (a.s.) ve Ehl-i Beyt'ine selam göndermeni ve benim tevbemi kabul etmeni diliyorum.

Çünkü Sen tevbeleri çok kabul eden ve merhameti bol olansın' şeklinde dua ederse, o gün veya o akşam vefat ettiği takdirde tevbe etmiş bir halde ölür ve cennete girer."

Di'bil bin Ali, İmam Rıza'nın (a.s.) baba ve dedeleri vasıtasıyla Hz. Ali'den ve o da Resûlullah'tan (a.s.) kendisi için şöyle buyurduğunu naklediyor:

"Dört grup insan vardır ki Ben, kıyamet gününde onların şefaatçisi olacağım: Benden sonra zürriyetime ikram ve ihtiramda bulunanlar, zürriyetimin ihtiyaçlarını giderenler, zor anlarında Benim zürriyetime yardım etmek için çaba harcayanlar, kalbi ve diliyle Benim zürriyetime sevgi gösterenler."

Feth bin Yezid Cürcânî diyor: "İmam Rıza'ya (a.s.) mektup yazarak, 'Ramazan ayında oruçluyken kendi hanımıyla veya kendisine helal olmayan bir hanımla on kere birlikte olan bir adamın hükmü nedir?' diye sordum.

İmam (a.s.) buyurdular: Her defası için bir kere olmak üzere on kere kefaret vermesi lazım. Ancak yeme veya içme yoluyla orucunu bozmuş olsaydı sadece bir günlük kefaret vermesi gerekecekti."

Yûsuf bin Muhammed bin Ziyad babasından İmam Hasan Askerî'nin (a.s.) babaları vasıtasıyla Hz. Ali'den (a.s.) şu hadisi naklediyor:

"Câfer bin Ebu Tâlib Habeşe'den döndüğünde Resûlullah (a.s.) ayağa kalkıp ona doğru on iki adım ilerleyerek onu kucaklayıp ağladı ve şöyle buyurdu:

'Bu iki olaydan hangisi benim için daha sevinç vericidir bilmiyorum. Senin dönüşün mü yoksa Allah-u Teala'nın kardeşin Ali'nin eliyle Hayber'in fethini nasip etmesi mi?'

Sonra Resûlullah, Câfer'i görmenin sevinciyle sevinç gözyaşları döktü.

Hasan bin Ali Veşşa diyor ki: İmam Rıza'dan (a.s.) dedeleri vasıtasıyla Resûlullah'tan (a.s.) şu hadisi naklettiğini duydum: Beni Mi'rac'a götürürlerken Arş'ta bir akraba gördüm ki, başka bir akrabasını Rabbine şikayet ediyordu. Ben ona, 'Bu şikayet ettiğin kişiyle aranızda kaç baba var' diye sordum. 'Onunla kırkıncı babadan akrabalık bağımız var' dedi."

Abbas bin Hilal diyor ki: "İmam Rıza'dan (a.s.) şöyle dediğini duydum: Her kim Allah için Şâban ayında bir gün oruç tutarsa, Allah-u Teala onu cennete dâhil eder. Her kim Şâban ayında günde yetmiş defa istiğfar ederse, Allah-u Teala onu kıyamet günü Peygamber (a.s.) ile birlikte olanlarla haşreder ve ona keramet ihsan etmeyi kendisine vacip bilir.

Her kim Şâban ayında yarım hurmayla dahi olsa sadaka verirse, Allah-u Teala onun bedenine ateşi haram eder. Her kim de Şâban ayının son üç gününü oruç tutarak Ramazan orucuna başlarsa, Allah-u Teala ona iki ay peş peşe oruç tutma sevabını yazar."

Zekerriya bin Âdem, İmam Rıza'dan (a.s.) şöyle duyduğunu naklediyor: "Namazın dört bin bâbı vardır." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Ali Rıza eserinden)