Paylaş:

     “Allah Resûlü (s.a.a) şöyle buyurdu: Allah’ım! Beni, Bana öğrettiğinle faydalandır! Bana faydalı olanı öğret! İlmimi artır! Her hâl üzere Allah’a hamd olsun. Cehennem ehlinin hâlinden Allah’a sığınırım.” (Tirmizî, 3599; Ebû Kureyb an Abdillah b. Nümeyr an Mûsâ b. Ubeyde an Muh. b. Sâbit ile tahrîc etti)

  Şehr b. Havşeb şöyle demiştir: “Ümmü Seleme’ye (r.a.), ‘Ey mü’minlerin annesi! Allah’ın Resûlü yanınızda bulunduğu zaman en çok hangi duaları okurdu?’ diye sordum. Ümmü Seleme, ‘Resûl-i Ekrem’in en çok okuduğu dua şu idi: Ey kalpleri çeviren Allah! Kalbimi Senin dinin üzerinde sabit kıl’dedi.” (Nevevî, Riyâzü’s-Sâlihîn, Müslim’den)

    “Allah Resûlü (s.a.a) buyurdu: Allah’ım! Beni kulağımdan ve gözümden faydalandır ve onları Bana vâris kıl! Bana zulmedene karşı yardım et, ondan intikamımı al!” (Tirmizî, Yahyâ b. Mûsâ an Câbir b. Nûh an Muh. b. Amr an Ebî Seleme)

    Ebu’d-Derdâ (r.a.) rivâyet etmiştir: “Dâvud Peygamberin bir duası şöyle idi: Allah’ım! Senden, sevgini ve Seni sevenleri sevmeyi dilerim. Bana sevgini kazandıracak amelleri işlemeyi nasib et. Allah’ım! Senin sevgini nefsimden, âilemden ve soğuk sudan daha üstün kıl.” (Nevevî, Riyâzü’s-Sâlihîn, Müslim’den)

    Enes (r.a.), rivâyet etmiştir: “Ya ze’l-Celâli ve’l-ikrâm, sözlerini dualarınızda çok söyleyiniz.” (Nevevî, Riyâzü’s-Sâlihîn, Müslim’den)

    “Peygamber’den(sallallahu aleyhi ve âlihi) ezberleyip de asla terk etmediğim dua şudur: Allah’ım, beni şükrünü bolca edâ eden, Seni en çok zikreden, öğüdüne en çok uyan ve vasiyyetini en güzel tutan kişi kıl!”(Tuhfetu’l-İşrâf, X, 454; hadisin asl-ı senedi: Yahyâ b. Mûsâ an Vekî’ an Ebî Fadâle el- Ferec b. Fadâle an Ebî Saîd el-Hımsî)

    Ebû Ümame el-Bahilî (r.a.) şöyle demiştir: “Allah’ın Resûlü çok dua ediyordu. Biz O’nun dualarından bir kısmını ezberleyemiyorduk. Bir gün, ‘Ey Allah’ın Resûlü! Siz çok dua ediyorsunuz. Biz onları ezberleyemiyoruz’ dedik. O zaman Peygamberimiz, ‘Size, o duaların hepsini içine alan bir dua öğreteyim. Şu duayı okuyunuz: Allah’ım! Ben, peygamberin Muhammed’in (s.a.a.) Senden dilediği şeylerin hayrından ister, O’nun Sana sığındığı kötülüklereden ben de Sana sığınırım. Yardım sadece Senden istenir, (insanı) maksuduna ancak Sen ulaştırırsın. Kuvvet ve kudret, ancak Allah’ın yardımı iledir’ buyurdu.” (Nevevî, Riyâzü’s-Sâlihîn, Müslim’den)

     İbn Abbâs’dan (r.a.); “Peygamber (s.a.a) üzüntülü ve kederli durumlarda şöyle derdi: Lâ ilâhe illallahu’l-Azîmu’l-Hâlîm. Lâ ilâhe illallahu Rabbü’l-Arşi’l-Azîm. Lâ ilâhe illallahü Rabbü’s-semâvâti ve Rabbü’l-ard. Lâ ilâhe illallahu Rabbu’l-Arşi’l-Kerîm/Azamet ve vakar sahibi olan Allah’tan başka ilâh yoktur. Allah’tan başka hiçbir ilâh yoktur. Ancak büyük Arş’ın sahibi Allah vardır. Göklerin Rabbi, yerin Rabbi ve Arş’ın Rabbi olan Allah’tan başka ilah yoktur.” (Buhârî, Da’vât 27/1-2, VII, 154-5; Tevhîd 22, 23, VIII, 177-8; Müslim, Zikr 83, s. 2092-3, Tirmizî, 3435 ve İbn Mâce, 3883; Katâde an Ebî’l-Âliye an İbn Abbâs asl-ı senedi ile tahrîc ettiler)

                                              Allaha sığınmak için ettiği istiaze duaları:

    Enes (r.a.), rivâyet etmiştir: “Allah’ım! Güçsüzlüğe düşmekten, tembellikten, bunaklığa varan ihtiyarlıktan ve cimrilikten Sana sığınırım. Kabir azabından hayat ve ölüm fitnesinden Sana sığınırım.” Başka bir rivâyet şöyledir: “Büyük borç altında kalmaktan ve düşmanımın üstün gelmesinden de Sana sığınırım.” (Nevevî, Riyâzü’s-Sâlihîn, Müslim’den)

    İbn Abbâs’dan (r.a); “Allah Resûlü (s.a.a) buyurdu: Allah’ım! Sana teslim oldum, Sana iman ettim, Sana tevekkül ettim. Sana başvurdum, Senin yardımınla mücadele ettim. Allah’ım! Senden başka ilâh yoktur. Allah’ım! Beni saptırmandan izzetine, sığındım. Sen ölmeyen dirisin! (Ama) cinler ve insanlar ölürler.” (Buhârî, Tevhîd 7/1, VIII, 167 ve Müslim, Zikr 67, s. 2086; el-Hüseyn an Abdillah b. Bureyde an Yahyâ b. Ya’mer an İbn Abbâs asl-ı senedi ile tahrîc ettiler)

    “Dayanılamayacak belâlardan, kişiyi ölüme kadar götürecek zorluklardan, her türlü, kazadan ve düşmanları sevindirecek bir acıyla karşılaşmaktan Allah’a sığınırız.” (Nevevî, Riyâzü’s-Sâlihîn, Müslim ve Buharî’den)

    Sa’d b. Ebi Vakkas (r.a.) şöyle demiştir: “Allah’ın Resûlü, her namazın sonunda şöyle derdi: Allah’ım! Korkaklıktan, cimrilikten, güçsüz ihtiyarlıktan, dünya fitnelerinden ve kabir azabından Sana sığınırım.” (Nevevî, Riyâzü’s-Sâlihîn, Buharî’den)

Prof.Dr. Haydar BAŞ   Dua ve Zikir Kitabı sayfa : 915 /963

Yazıyı hazırlayan: Gökhan Demir

Devam edecek