NAMAZ

    Allah-u Teâlâ, Kur’ân-ı Kerim’de namaza da zikir adını vermiştir: “Ey iman edenler! Cuma günü namaza çağırıldığınız (ezan okunduğu) zaman, hemen Allah’ı anmaya koşun ve alış-verişi bırakın.

<NAMAZ

Eğer bilmiş olsanız, elbette bu, sizin için daha hayırlıdır.” (Cuma: 62/9) “Onlar, ne ticaret, ne de alış-verişin kendilerini Allah’ı anmaktan, namaz kılmaktan ve zekât vermekten alıkoyamadığı insanlardır. Onlar, kalplerin ve gözlerin allak-bullak olduğu bir günden korkarlar.” (Nur: 24/37)

İbn Mes’ûd’dan (radiyallahu anh) şöyle rivâyet edilir: “O, çarşıda, ezanı duyar duymaz mallarını bırakarak namaza koşan bazı kimseler gördü. Şöyle buyurdu: Allah’ın haklarında, ‘Ne bir ticaret ve ne de alış-veriş onları Allah’ın zikrinden alıkoymaz’ (Nur, 24/37) âyetinin indirildiği kimseler, işte onlar hakkındadır.” (Taberânî, el-Mu’cemu’l-Kebîr’de Heysemî, Mecma’ VII, 83)

Tüm ibâdetler Allah’ı zikir içindir. Namazın da Allah’ı zikir için olduğunu Cenâb-ı Hakk, âyet-i kerimede beyan ediyor: “Muhakkak ki Ben, yalnızca Ben Allah’ım. Benden başka ilâh yoktur. Bana kulluk et; Beni anmak için namaz kıl.” (Tâhâ: 20/14)

Enes’den (radiyallahu anh);

“Allah Resûlü (sallallahu aleyhi ve âlihi) buyurdu ki: Biriniz namazı (unutup) uyuya kalırsa ya da dalarsa, hatırladığında kılsın. Çünkü Allah Teâlâ (Tâhâ Sûresi’nde) ‘Beni anmak için namaz kıl!’ buyurmuştur.” (Ahmed, II, 184; Müslim, Mesâcid no. 316, s. 477 ve Ebû Ya’lâ, no. 3192; el-Mûsennâ b. Saîd an Katâde an Enes asl-ı senedi ile tahrîc ettiler)

 Namaz kılarken Allah’ı tekbir, takdis, ta’zim, tesbih ederiz. Namazda Kur’ân-ı Kerim okuruz. Bunların tamamı zikirdir. Namazda bütün mahlûkatın ibâdeti gizlidir. Mahlûkat kıyam, rükû ve secde hâlinde Cenâb-ı Hakk’ı zikreder.

Namaz mü’minin mi’racı, dinin direği, amellerin hayırlısıdır. Peygamber Efendimizin “gözümün nuru” dediği ibâdettir: Mâlik’den (radiyallahu anh); “Allah Resûlü’nün (sallallahu aleyhi ve âlihi) şöyle buyurduğu bana ulaştı: Doğruluktan ayrılmayın! (Bunun sevabını siz) sayamazsınız. Şunu iyi bilin ki; amellerinizin en hayırlısı namazdır. Abdestli olarak/Allah’ın huzurunda) durmaya ancak mü’min riâyet

eder.” (Mâlik , Tahâret 36, s. 34; bunu belâğan irâd etmiştir. İbn Mâce, bu hadisi es-Sevrî an

Mansûr an Sâlim b. ebî’l-Ca’d an Sevbân, no. 277, Leys b. e. Süleym an Mücâhid an İbn Amr,

no. 278 ve İshâk b. Üseyd an Ebî Hafs ed-Dimaşkî an Ebî Umâme, no. 279, tarikleri ile tahrîc

etmiştir. Sevbân hadisini Ahmed, V, 277, 282 ve el-Hâkim, I, 130, tahrîc ettiler)

 Enes’den (radiyallahu anh); “Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: Bana kadınlar ve güzel koku sevdirildi ama gözümün nuru namaz oldu.” (Ahmed, III, 128, 199, 285; Nesâî, İşretu’n-Nisâ 1/1, VII, 61 ve Beyhakî, VII, 78; Sellâm

Ebu’l-Münzîr’den; tahric ettiler)

 

 Prof. Dr. Haydar Baş,  “Dua ve Zikir”  kitabı sayfa 335/ 337

 Hazırlayan: Gökhan Demir