DUA ETMENİN ÂDÂBI II.....

Dünden devam eden

   Allah’a senâda bulunarak, hamd ederek ululayarak dua etmelidir. Duanın başında sonunda ortasında Peygamberimize ve O’nun Ehl-i Beyt’ine salât ü selâm okumalıdır. Zira salât ü selâmı sadece Peygamber Efendimize okuyarak, O’nun pak Ehl-i Beyt’ine okumamak salât ü selâmı eksik bırakmaktır:

<DUA ETMENİN ÂDÂBI II.....

     Hâris b. Mugire, rivâyet eder: “Ebû Abdullah (Ca’fer es-Sâdık aleyhisselâm) şöyle buyurdu: Dua etmek istediğin zaman, önce Allah Azze ve Celle’yi ulula, O’na hamd et. O’nu tenzih et, tehlil (lâ ilâhe illallah) getir. O’na senâda bulun. Muhammed’e (s.a.a.) ve Ehl-i Beyt’ine salât et. Sonra da ihtiyacını iste. Hemen karşılığını alırsın.” (Ebû Ca’fer Muhammed b. Ya’kub b. İshak el-Kuleynî, Usûl-i Kâfî, c.2, s.772)

      Ays b. Kasım, rivâyet eder: “Ebû Abdullah (Ca’fer es-Sâdık aleyhisselâm) şöyle buyurdu: Biriniz bir ihtiyacının giderilmesini istediği zaman, Rabb’ine senâda bulunsun, O’na hamd etsin. Çünkü bir kimse bir sultandan bir şey istediği zaman, yapabildiği kadar güzel kelimelerle söze başlama gereğini duyar. Sizde bir ihtiyacınızın giderilmesini istediğiniz zaman Aziz ve Cebbar olan Allah’ı ululayın. O’na hamd edin ve O’na senâda bulunun. Şöyle deyin: ‘Ey bağışlayanların en cömerdi! Ey istekte bulunulanların en hayırlısı!

      Ey merhamet dilenenlerin en merhametlisi! Ey tek, ey Samed olan! Ey doğmamış ve doğrulmamış olan! Hiç kimse Kendisine denk olmayan! Ey eş ve çocuk edinmeyen! Ey istediğini yapan, dilediği gibi hükmeden, istediği kararı veren! Ey kişiyle kalbi arasına giren! Ey en yücelerden gören! Ey benzeri hiçbir şey olmayan! Ey işiten ve gören!’ Allah Azze ve Celle’nin isimlerinin birçoğunu zikredin çünkü Allah’ın isimleri çoktur ve Peygamber Efendimize ve Âl’ine salât getirin.

      Sonra şöyle de: Allah’ım! Helal rızkından bana bolca ver ki, ihtiyacımı karşılayayım, üzerimdeki emanetleri ödeyeyim, akrabalarımı ziyaret edeyim, hac ve umre için ondan yararlanayım.”

İmam buyurdu ki: “Bir adam mescide girdi, iki rekât namaz kıldı, sonra Allah’tan istekte bulundu. Resûlullah (s.a.a.) dedi ki: ‘Adam Rabb’inden çok acele istedi.’ Sonra bir başka adam geldi, iki rekât namaz kıldı. Sonra Allah Azze ve Celle’ye senâda bulundu, Nebi’ye (s.a.a.) ve Âl’ine salât getirdi. Bunun üzerine Resûlullah (s.a.a.), ‘İste sana verilecektir’ buyurdu.” (Ebû Ca’fer Muhammed b. Ya’kub b. İshak el-Kuleynî, Usûl-i Kâfî, c.2, s.772)

      “Peygamber Efendimiz buyuruyor ki:“Dua gökyüzü ile yeryüzü arasında durur. Benim üzerime salât ü selâm getirilmedikçe (Allah’a) yükselmez. Beni, hayvanına binen adamın maşrapası yerine koymayın. Bana duanın başında, ortasında ve sonunda salât ü selâm getirin!” (Bu hadisi Tirmizî, 486; Sül. b. Selm ani’n-Nadr b. Şumeyl an Ebî Kurre el-Esedî an Saîd b. el-Müseyyeb an Ömer senedi ile tahrîc etti)

Dua ederken eller açılır yukarı kaldırılır. Dua bittikten sonra da eller yüzlere sürülür; Selmân’dan (radiyallahu anh); “Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: Şüphesiz Rabb’iniz hayâ sahibidir. Kulu Kendisine ellerini kaldırırsa, iki elini boş ve hüsrana uğratacak bir şekilde geri çevirmekten hayâ eder.” (Ebû Dâvud, 1488 ve Tirmizî, 3556; Ca’fer b. Meymûn an Ebî Osmân an Selmân asl-ı senedi ile tahrîc ettiler)

   İbn Abbâs’dan (radiyallahu anh); “Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: Duvarlara örtü sermeyin! Kim izni olmadan kardeşinin mektubuna bakarsa ateşe bakmış gibi olur. Allah’tan avuçlarınızın içi ile isteyin! Arkası ile değil. Duayı bitirdiğiniz zaman, ellerinizi yüzünüze sürün!” (Ebû Dâvud, 1485; Abdullah b. Mesleme an Abdilmelik b. Muh. b. Eymen an Abdillah b. Ya’kûb b. İshâk ammen haddesehu an Muh. b. Ka’b el-Kurazî an İbn Abbâs senedi ile tahrîc etti)

 

 

Prof.Dr. Haydar BAŞ   Dua ve Zikir Kitabı sayfa : 889 /901

Yazıyı hazırlayan: Gökhan Demir

 

Devam edecek