NAMAZ VE ZİKİR III.....

Dünden devem eden

     “Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: ‘Kim namaz kılıp da Fatiha’yı okumazsa o namaz güdüktür, tamam değildir-üç kere söyledi-.’Sahabeye denildi ki:‘Ya imamın arkasında olursak?’ ‘O zaman onu içinden oku!Çünkü Allah Resûlü’nden (s.a.a) duydum, buyurdu ki: ‘Allah (c.c.) şöyle buyurmuştur:

NAMAZ VE ZİKİR III.....
Mimar Gökhan Demir

NAMAZ VE ZİKİR III.....

Namazı kulumla aramda ikiye taksim ettim.Kulum ne isterse ona veririm.(Kul) ‘el-hamdü lillahi Rabbi’l-âlemîn’ dediği zaman,Allah,‘Kulum Bana hamd etti’ der.Kul, er-Rahmâni’r-Rahîm’ dediği zaman Allah,‘Kulum Beni övdü”der.Kul:“Mâliki yevmi’ddîn”dediği zaman,Allah:“Kulum beni yüceltti’ der. Kul,‘İyyâke na’budu ve iyyâke nesta’în’ dediğinde,Allah,‘İşte bu, kulumla Benim aramdadır. Kulum ne isterse ona veririm’ der. Kul, ‘İhdine’ssırâta’l- müstakîm. Sırâtallezîne en’amte aleyhim. Ğayri’l-mağdûbi aleyhim ve le’d-dâllîn’ dediği zaman, Allah, ‘İşte bu da kulumla Benim aramdadır. Kuluma dilediğini veririm’ buyurur.”(Mâlik,Salât 39,No.84;Tayâlisî,No.2561;Abdürrezzâk,No.2767,2744, 2768;Ahmed,II,285,286,487;Müslim,Salât 40-41,S.297;Tirmizî,No.247/2;Ebû Dâvud,No.821;Nesâî,İftitâh 23,II,135;İbn Mâce,no.838;İbn Huzeyme,no 489,502;İbn Hibbân,no.1781 ve Beyhakî,II,38,166)

  Bu hadis-i şerifte de görüldüğü gibi Fatiha Sûresi en güzel dua, en güzel zikirdir. Abdulkadir Geylani Hazretleri, “Geylani Tefsiri”adlı eserinde,Fatiha Sûresi’nin tefsirinde, sûrenini hatimesi bölümünde der ki:“Ey Kâbe-i hakikiye, kıble-i aslîye yönelerek namaz kılan kimse! Bu hakikate yakınlaştıran farz namazlara özenle devam etmen ve bu namazları eda etmekle elde edilen hikmet ve sırlara yapışman gerekir, buna dikkat et!Eğer Hakk’ın canibine dönmek ve O’nun kapısına yönelmek istiyorsan,öncelikle abdest almalı, zâhirî ve bâtınî bütün pisliklerin hepsinden temizlenmeli ve haramlardan kaçınmak sana kolay gelinceye ve saptırıcı hevâ ve heves Şeytanlarının vesveselerinden kurtuluncaya kadar nefsinden ve onun şehvetlerinden, arzularından sıyrılmalısın.

 Allah-u Teâlâ’nın büyüklüğünü bilip, bütün dünyalık zevkleri nefsine yasaklayarak ‘Allahuekber/Allah en büyüktür’ dediğin zaman, bunun mânâsını da düşünmen gerekir. Zira O başkasına nispetle değil,bizatihi kendi Zâtında en yüce ve en büyüktür. Çünkü O’nunla birlikte başkası yoktur. Bunu, tafdil/yüceltme için değil de sıfat için kullan! Bunu gözünün önüne, talebinin ve maksadının gözünün önüne dik, oradan hiç ayırma! Hayır ve bereket umarak ‘bismillah’ dediğin zaman,rağbetini ve muhabbetini O’na doğru göndermiş olursun.‘er-Rahmân/merhametlidir’ dediğin zaman, nefes-i Rahmânî’den senin O’nun katına doğru yükselmeni sağlayacak bir korku alırsın. ‘er-Rahîm/rahmet sahibidir’ dediğin zaman, onun lutuf rüzgârlarından ve rahmet esintilerinden birisini içine çeker ve O’nun senin üzerindeki nimetlerini sayarak, O’nunla ünsiyet etme makamına erişirsin.Hakka hamd ü senâ edip,nimetlerine karşı şükrederek ‘elhamdülil-lah/ Allah’a hamd olsun’ dediğin zaman, nimetlerine şükretmeyi O’nunla aranda vesile kılmış olursun. ‘Rabbi’l-âlemin/Âlemlerin Rabb’idir’ dediğin zaman,tevhid makamının hakikatine ulaşır ve onun ihâta-sını,şümûlünü ve bütün mevcûdat üzerindeki Rabb’liğini keşfedersin.‘er-Rahmân’ dediğin zaman, O’ nun geniş nihâyetsiz rahmetini umumî şefkatini ve merhametini dilemiş olursun.

 ‘er-Rahîm’ dediğin zaman,Hakk’ın gayrısına iltifat etmek anlamına gelen elim azaptan kurtulmuş ve ayrıldıktan sonra tekrar Hakk’a kavuşmuş, vâsıl olmuş olursun. ‘Maliki yevmi’d-din/O, din gününün sahibidir’ dediğin zaman,bütün sebepleri, vasıtaları ortadan kaldırarak,keşf ve şuhûd makamının hakikatine ermiş olur-sun. O zaman senin için zuhûr edecek ve görünecek ne varsa zuhur eder. İşte tam bu hâlde iken cem lisânı ile ‘iyyake na’büdü/yalnızca Sana kulluk ederiz ve‘iyyake nestaîn/yalnızca Senden yardım dileriz’ demek düşer.‘İhdina’s-sırata’l-müstakîm/bizi doğru yola ilet’ dediğin zaman,kulluk makamını sağlam-laştırmış olursun.

  ‘Sırâta’l-lezîne en’amte aleyhim/kendilerine nimet verdiklerinin yoluna’ dediğin zaman, cem makamına iyice yerleşmiş olursun. ‘Gayri’l mağdûbi aleyhim/gazaba uğramışların yoluna değil’ dediğin zaman,O’nun Celâl sıfatlarının darbelerinden uzaklaşmış olursun.‘Velâ’d-dâllîn/sapmış-ların yoluna değil’ dediğin zaman, vuslata ermişken geriye dönmekten korkmuş olursun.‘Âmîn’dedi-ğin zaman,kovulmuş Şeytan’dan emin olursun. İşte namazı yukarıda anlatıldığı şekilde kılmalısın.Öyle ki, her namazın Zât-ı Ehâdiyyetin zirvesine götüren bir mi’rac, ebediyyet göğüne yükselten bir vâsıta ve ezel ve ebed hazinelerini açan bir anahtar olsun.”(Kutbu’r-Rabbânî Seyyid Şerif Şeyh Abdülkâdir Geylani,Geylani Tefsiri,c.1,s.45)

 Fatiha Sûresi’nin ardından bir miktar Kur’ân-ı Kerim okunur ki, Kur’ân-ı Kerim’in kendisi zikirdir.Rükû’da,“Sübhane Rabbiye’l-azîm”; secdelerde ise, “Sübhane Rabbiye’l-a’lâ” denilir. Rükû ve secdelerde Allah’ı tesbih etmek Allah’ın emridir. Bu tesbih cümlelerini söylememizi ise Resûlullah (s.a.a) bildirmiştir: Ukbe b. Âmir’den (radiyallahu anh);

Devam edecek