Paylaş:

"Şüphesiz, 'Allah, Meryem oğlu Mesih’tir' diyenler ant olsun ki kâfir olmuşlardır. De ki: Öyleyse Allah, Meryem oğlu Mesih’i, anasını ve yeryüzündekilerin hepsini imha etmek isterse Allah'a kim bir şey yapabilecektir. (O'na kim bir şeyle engel olabilecektir)? Göklerde, yerde ve ikisi arasında ne varsa hepsinin mülkiyeti Allah'a aittir. O dilediğini yaratır ve Allah her şeye tam manasıyla kadirdir." (Maide, 17).

"Ant olsun ki 'Allah, kesinlikle Meryem oğlu Mesih’tir' diyenler kâfir olmuşlardır. Hâlbuki Mesih, 'Ey İsrailoğulları! Rabbim ve Rabbiniz olan Allah'a kulluk ediniz. Biliniz ki kim Allah'a ortak koşarsa muhakkak Allah ona cenneti haram kılar; artık onun yeri ateştir ve zalimler için yardımcılar yoktur' demişti." (Maide, 72).

"Ant olsun 'Allah, üçün üçüncüsüdür' diyenler de kâfir olmuşlardır. Hâlbuki bir tek Allah'tan başka hiçbir tanrı yoktur." (Maide 73).

"De ki: Allah'a ve Resûlü'ne itaat edin. Eğer yüz çevirirlerse bilsinler ki Allah kâfirleri sevmez." (Âl?i İmran, 32).

"(Yahudiler) Allah'ı bırakıp, hahamlarını; (Hıristiyanlar ise) rahiplerini ve Meryem oğlu Mesih'i rab edindiler. Oysa bunlar da ancak, bir olan Allah'a ibadet etmekle emrolunmuşlardır. O'ndan başka hiçbir ilâh yoktur. O, onların ortak koştukları her şeyden uzaktır." (Tevbe 31).

Bu ayetlere göre İslam dışında kalan inançlara sahip çıkanların ortak adı gayrimüslimdir. İslam ülkelerinin tamamına yakını Müslümanları bırakarak gayrimüslimlerle dost olmayı hatta onlara kul, köle, müttefik ve onların projelerinin parçası olmayı tercih etmişlerdir. Soruyoruz Allah'a, Resulüne ve O'nun ikazlarına rağmen gayrimüslimlerle el ele verip Irak'ta, Suriye'de, Yemen'de, Mısır'da, Filistin'de, Libya'da vs. ülkelerde oluk, oluk Müslüman kanı akıtanlarla dost olan ve destek olanlar hangi inanca sahiptir? Allah'a ve Resulüne imanı olduğunu iddia edenlerin Allah'ın düşmanlarının emrine seve seve tâbi olarak Müslüman kanı akmasına ön ayak olanlara Müslüman denir mi?

Bugün Büyük Ortadoğu Projesi'nin Arz-ı Mev'ud (Büyük İsrail) olduğunu bilmeyen yoktur. Buna rağmen ısrarla bu projeye destek vermek intihardır. İslam ahlakı dışındadır. ABD, İsrail, AB ve Birleşmiş Milletlerin maksatları aynıdır. Nerede Müslüman var onları katlederler. BM ise kararlar alarak sanki haksızlığa uğrayanın yanındaymış gibi görünerek gaz alır. Ancak o kararlar asla uygulanmaz.

Anladık, bunlar yukarıda Allah'ın ayetlerinde belli ettiği zümrelerdir. Bunların vazifesi budur. Peki, Müslümanın vazifesi nedir? Allah'a savaş açmış gayrimüslimlerin önünü kesmek mi? Yoksa bu zümrelere tâbi olmak mı? Müslüman Hz. Muhammed'i (s.a.a) örnek almalıdır. O, "Bir elime güneşi bir elime ay'ı verseniz ben davamdan vazgeçmem" diyerek kâfirlere boyun eğmeyerek savaşmıştır. İmam Hüseyin (r.a) 72 neferle beraber 30 bin münafık ve zalimin karşısında boyun eğmeyerek Allah (c.c.) rızası için şehit olmayı tercih etmiştir.

Mustafa Kemal Atatürk padişahın devleti İngilizlere, İtalyanlara, Fransızlara, Yunan'a parsel, parsel bölerek vermesine karşı çıkarak, "Bağımsızlık benim karakterimdir" diyerek yedi düvele savaş açarak Müslüman Türk Milletinin ırzını, namusunu ve imanını kurtarmıştır.

 Yaşadığımız bu asırda kendine Müslümanım diyen insanların örnek aldıkları ve iman ettikleri merciler ne ki, Allah'ın düşmanlarına dost, Müslümanlara düşman olmuşlar. Allah (c.c.), "Ya Musa! Benim için ne amel yaptın?" buyurdu. O da, "Ya Rabbi! Senin için namaz kıldım, oruç tuttum, zekât verdim ve Seni zikrettim" deyince, Allah (c.c.), "Namaz, senin için burhandır. Oruç, seni Cehennemden koruyan kalkandır.

  Zekât, mahşer günü, herkes sıcaktan yanarken, sana gölge yapacaktır. Zikir de, o gün, karanlıkta, sana nur olacaktır. Benim için ne yaptın?" buyurdu. Hz. Musa, "Ya Rabbi, Senin için olan amel nedir?" dedi. Allah (c.c.), "Sevdiğimi Benim için sevdin mi ve düşmanımı düşman bildin mi?" buyurdu. Allah, İslam dışında olanları düşmanı olarak kabul etmektedir. O halde kimler Allah'a karşı gelmeye devam eder.