İslam’da mızrağa vurulan ilk baş

Süvariler Amr b. Hamık'ın cenazesini mağaranın içerisinde buldular. Ama onun herhangi bir organına el vurduklarında birbirinden ayrılıyordu. Sonuçta onun mübarek başını bedeninden ayırarak Muaviye'ye götürdüler. Muaviye onun mukaddes başının mızrağa vurulmasını emretti. Bu, İslam'da mızrağa vurulan ilk baştı

<İslam’da mızrağa vurulan ilk baş

TÜRK-AZ HABER / DİNİ

Peygamber-i Ekrem (s.a.a) savaş için bir ordu gönderdi. Onları göndermeden önce şöyle buyurdu: "Falan gecede falan saat yolu kaybedeceksiniz. Yolu kaybettiğinizde sola doğru gidiniz. Sola doğru gittiğinizde, koyunların arasında olan bir adamı göreceksiniz. Yolu ondan sorduğunuzda o size diyecek ki: 'Bana misafir olmadıkça yolu size göstermeyeceğim.' O bir koyun kesecek, sizi ağırlayacak ve sonra size yolu gösterecektir. Siz Benim selamımı ona iletiniz ve deyiniz ki, ben Medine'de zuhur etmişim."

Ordu bu sözleri dinledikten sonra hareket etti. Peygamber (s.a.a)'in buyurduğu gece yolu kaybettiler. Sola doğru gittiklerinde Amr b. Hamık ile karşılaştılar. O, orduyu ağırladıktan sonra onlara yolu gösterdi. Ama Resûlullah (s.a.a)'in selamını ona iletmeyi unuttular. Hareket etmek istediklerinde Amr b. Hamık, "Acaba Peygamber Medine'de zuhur etmiş midir?" diye sordu. Cevabında, "Evet!" dediler. Amr b. Hamık, bu müjdeyi duyduktan sonra Medine'ye doğru hareket etti. Medine'ye ulaştığında Peygamber (s.a.a)'in yanına vararak Müslüman oldu. Bir müddet Peygamber (s.a.a)'in yanında kaldıktan sonra Hazret ona şöyle buyurdu: "Kendi memleketine dön! Ali b. Ebî Tâlib halife olduğunda onun yanına git!" Amr b. Hamık kendi memleketine geri döndü. Emirü'l-Mü'minin Ali (a.s), Amr b. Hamık'a, "Evin var mı?" diye sordu. Amr da, "Evet!" dedi. İmam (a.s), "O evi sat ve Ezd kabilesi arasında bir ev al. Zira sizin aranızdan gittiğimde, zalim hükümdarlar seni öldürmek isteyecekler. Ama Ezd kabilesi seni koruyacak ve senin öldürülmene müsaade etmeyeceklerdir. Sen Kûfe'den Musul'a doğru gideceksin. Yol yarısında kötürüm olmuş biriyle karşılaşacaksın, onun yanında oturacaksın, ondan su isteyeceksin, o da sana su verecektir. Daha sonra senin halini soracaktır. Sen kendi durumunu (hiç çekinmeden) ona söyle, onu İslam dinine davet et. O, Müslüman olacaktır. Sonra onun dizlerine elini sür, Allah onun ayaklarına şifa verecektir. Böylece kalkıp seninle yol arkadaşı olacaktır. Bir miktar yol kat ettikten sonra âmâ birisiyle karşılaşacaksın. Ondan da su isteyeceksin. O sana su verecektir. Sen kendi halini ona da söyle ve onu da İslam'a davet et.

Müslüman olduktan sonra, ellerini onun gözlerine çek. Allah onun gözlerine şifa verecektir. O da seninle yol arkadaşı olacaktır. İşte bu iki arkadaş, senin bedenini defnedeceklerdir. Bir grup atlı seni yakalamak için takip edeceklerdir. Musul kalesi yakınlarında sana ulaşacaklardır. Atlıları gördüğünde atından inerek o çevrede bulunan mağaraya sığınacaksın. Zira insan ve cinlerden kötü kimseler senin kanını dökmede ortak olacaklardır!"

Emirü'l-Mü'minin Hz. Ali (a.s) şahadete eriştikten sonra Muaviye'nin memurları, Amr b. Hamık'ı yakalayıp öldürmek istedikleri zaman Amr, Kûfe'den kaçarak Mu sul'a gitti. Hz. Ali (a.s)'ın buyurduğu şeylerin hepsi gerçekleşti. Amr, İmam Ali (a.s)'ın buyurduğu bütün şeyleri yerine getirdi. Musul kalesi yakınlarına vardığında o iki arkadaşına, "Kûfe'ye doğru bakınız! Bir şey görürseniz bana bildiriniz!" dedi.

Onlar Kûfe'ye doğru baktıklarında, "Birtakım atlıların geldiklerini görüyoruz" dediler.

Amr, atından inerek onu bırakıp mağaraya sığındı. Aniden siyah bir yılan gelerek onu ısırdı ve öldürdü. Süvariler yetiştiklerinde Amr'ın atını görüp, "Bu at Amr'ın atıdır" dediler. Sonra onu aramaya koyuldular. Nihayet onun cenazesini mağaranın içerisinde buldular. Ama onun herhangi bir organına el vurduklarında birbirinden ayrılıyordu. Sonuçta onun mübarek başını bedeninden ayırarak Muaviye'ye götürdüler.

Muaviye onun mukaddes başının mızrağa vurulmasını emretti. Bu, İslam'da mızrağa vurulan ilk baştı.