Zekât, zenginin malını korur

İmam Rıza (a.s.) buyurdu ki: “Zekâtın sebebi; fakirlere azık vermek, zenginlerin mallarını ise korumak içindir. Allah-u Teâlâ sağlığı yerinde olanları, afet ve belaya uğrayanların ihtiyaçlarını karşılamakla mükellef kılmıştır”

<Zekât, zenginin malını korur

Şeyh Saduk, Uyun-u Ahbari'r- Rıza (a.s.) isimli eserinde şöyle anlatıyor:

İmam Rıza (a.s.) buyurdu ki:

"Baş ve ayakları meshetmenin sebebi ise, bu ikisinin aşikâr ve açık olmasından dolayıdır; her durumda bunlarla Allah'a yönelebilir. Bunlarda olan huzû ve Allah'a yönelme, yüz ve kollardaki gibi değildir.

Zekâtın sebebi; fakirlere azık vermek, zenginlerin mallarını ise korumak içindir. Allah-u Teâlâ sağ - lığı yerinde olanları, afet ve belaya uğrayanların ihtiyaçlarını karşılamakla mükellef kılmıştır. Nitekim Allah-u Teâlâ şöyle buyurmuştur: "And olsun ki mallarınızla, canlarınızla sınanacaksınız." (Âl-i İmran/186). Mallarla sınama zekât vermekledir, canlarla sınama ise belalar karşısında sabırlı olmaya hazırlanmakladır. Ayrıca, zekât vermede Allah'ın nimetlerinin şükrünü yerine getirmek ve nimetin çoğalmasına da umut vardır; yine zekât vermede fakir ve yoksullara karşı merhamet, şefkat, eşitliğe teşvik, onları takviye etme ve dini me - selelerde onlara yardımda bulunmak vardır. Bu fakirler, zenginler için bir öğüt ve onların ahiret fakirliğini hatırlamaları için de bir ibrettirler. Yine bu fakirler, zenginlerin kendilerine verilmiş olan nimet ve bağışlar karşısında Allah'a şükretmelerine, dua ve yakarışta bulunmalarına ve onlar gibi olmaktan korkmalarına birer teşvik vesilesidirler. Zekât, sadaka, sıla-i rahim ve başkalarına iyilik yapmak gibi birçok konularda da durum aynıdır.

Hac amellerinin sebebi; Allah'a doğru gitmek, çok sevap talep etmek, yapmış olduğu bütün günahlardan sıyrılmak, geçmişte yapmış olduğu yanlışlıklardan tövbe ederek temizlenmek ve gelecekteki amellere yeni mükellef olmuş gibi yeniden başlamak içindir. Yine hacda malı (harcamak ve hesabına yetişmek için) dışarı çıkarmak, bedenin zorluk çekmesi, insanın şehvet ve lezzetlerden alıkonulması, ibadet, huşû ve boyun eğmekle, sıcak ve soğukta, güven ve korkuda ona dönmekle ve sürekli çalışıp gayret etmekle Allah'a yaklaşmak vardır. Yine hacda bütün insanlar için yarar, Allah'a yönelme, ondan korkma, katı kalpliliği ve saldırganlığı terk etmek, Allah'ı unutmamak, insanlardan ümidi kesmek, amel yapmaya koyulmak, haklara yetişmek, nefsi azmaktan önlemek vardır. Yine hacda doğu ve batıda olanların, karada ve denizde bulunanların, hacca giden veya gitmeyenlerin, tacir ve ithalcilerin, alış-verişle uğraşanların ve fakir kimselerin menfaati vardır. Yine hacda çevredeki insanların ve hacıların toplanmasına elverişli olan mekânların ihtiyaçlarının karşılanması vardır. Nitekim Allah-u Teâlâ bir ayette şöyle buyurmuştur: "Kendileri için bir takım yararlara şahit olsunlar." (Hac/28).

(bu bahis devam edecek...)