Ezan, İslam’ı ilan etmek içindir

Ezan; namazı kılmayı unutana hatırlatmak, vakitleri bilmeyeni haberdar etmek, namazla meşgul olup Yaratana ibadet için davet etmek ve onları namaza meyillendirmek, Allah’ın tevhidini ikrar etmek, imanı aşikâr kılmak ve İslam’ı ilan etmek içindir

<Ezan, İslam’ı ilan etmek içindir

TÜRK-AZ HABER / DİNİ

Şeyh Saduk, Uyun-u Ahbari'r- Rıza (a.s.) isimli eserinde şöyle anlatıyor:

Abdulvahid bin Muhammed bin Ubdus Nişaburî (el-Attar Nişaburî) 352 yılının Şâban ayında Fazl bin Şâzan'dan naklederek şöyle dediğini söylüyor:

"Neden (namazın) abdestle başlanması emredilmiştir, diye sorulacak olursa, şöyle cevap verilir:

Kul, Cebbar olan Allah'ın huzuruna çıktığı zaman temiz, (münacâtında) yakarmasında, emrettiğine itaatte, bütün pislik ve necasetten arınması içindir.

Bunlara ilave olarak, Allah'ın huzuruna giderken uyuşukluğun gitmesi, uyuklamaması ve kalbin temizlenmesi içindir.

'Neden cünüp olanın gusletmesi emredildiği gibi, bu necasetlerden (idrar ve dışkı) dolayı gusletmesi emredilmiyor?' diye sorulacak olursa, şöyle yanıt verilir:

Bu necasetler insandan sürekli çıkmaktadır. Dolayısıyla, insanların bu durumda (her necaset geldikçe) gusledebilmeleri mümkün değildir. Allah, Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyuruyor: 'Allah hiç kimseye gücünün yettiğinden fazla bir şey teklif etmez.' (Bakara/286).

Ama cünüp olma ise her zaman ve sürekli değildir. O bir şehvet ve hevestir ki, istenildiği zaman çabuk veya geciktirilebilir. Üç gün veya ondan az veya çok olabilir. Ama necasetlerde (idrar ve dışkı) bu şekilde değildir.

'Neden cünüplü bir kimsenin gusletmesi emredilmiş de dışkıdan dolayı bu kimsenin gusletmesi emrolunmamıştır; oysa dışkı, cenabetten daha necis ve pistir?' diye sorulacak olursa şöyle cevap verilir:

Cenabet insanın kendisinden kaynaklanmakta, insanın tüm vücudundan boşalıp çıkmaktadır. Ama dışkı, insanın kendisinden kaynaklanmamaktadır. Çünkü o, bir yerden girip diğer bir yerden çıkan yemektir.

'Bana haber verir misiniz; neden ezan emredildi?' denildiğinde şöyle cevap verilir:

Birçok sebepten dolayıdır; namazı kılmayı unutana hatırlatmak, vakitleri bilmeyeni ise haberdar etmek, namazla meşgul olup Yaratana ibadet için davet etmek ve onları namaza meyillendirmek, Allah'ın tevhidini ikrar etmek, imanı aşikâr kılmak ve İslam'ı ilan etmek içindir. Müezzin namazı unutanlar için duyurucu ve hatırlatıcıdır. Ona müezzin denilmesi de bundan dolayıdır.

'Neden ezanda tekbir (Allah-u Ekber), tehlilden (lâ ilahe illallah) önce denilmektedir?' diye sorulacak olursa, şöyle cevap verilir:

Allah, adı ve zikriyle başlanılmasını istiyor. Çünkü Allah'ın adı tekbirde ilk başlangıç kısmındadır. Ama tehlilde ise son kısmındadır. Dolayısıyla Allah'ın adının başlangıçta olmasından dolayı önce başlanılır, sonunda olanla değil."