O SEVGİLİSİ VARKEN SENİ,BENİ NEYLESİN…..

         Ne çabuk tükendi olduğun günler, yine mi hasretle yaşayacağım. Dün gelmiş gibisin doymadım sana, ne olur babam bir gün daha kal. Desem de Yüce Allah’ın verdiği miat dolunca kul durmaz koşa, koşa – uça, uça gider sevgili Rabbine.

O SEVGİLİSİ VARKEN SENİ,BENİ NEYLESİN…..
Mimar Gökhan Demir

O SEVGİLİSİ VARKEN SENİ,BENİ NEYLESİN…..

 Hem niye gitmesin ki o sevgiliye. O’nun verdiği vazifeyi hakkı ile yerine getirmiş, imtihanı vermiş. Diplomayı almış. Seninle benimle ne işi var ki? Dertten başka ne verdik ona. Herkesin derdiyle dertlenirdi. Herkesi istikamete koymaya adam etmeye Allah’ın razı olacağı bir kul etmeye çalışırdı. O bütün bunları bize rağmen yapıyordu. Onu çok yorduk. O geldi diğerini dedi. Diğeri geldi bundan dedi. Bi bitmedik. Ondaki cevheri görmedik. Göremedik. O seni, beni, onu v.s iyi bir kul yapmak için hazırlama derdinde iken ben, sen, o bir birimizin başını yeme derdindeydik. İki günlük dünya için ebedi vatanı risk etme derdi. Ama nefs işte durmaz ki yerinde. Bir huzur vermedik. Kuduruk, haşaratlar gibi hep çekişmeleri inatla ona taşıdık. Milleti için İslam dünyası için tüm dünyayı karşısına aldı. Açsalar milli ekonomi modelini yazdı. Milleti kamplaştırarak bölünmeye çalıştılar. Milli birlik, Atatürk vatandır sempozyumları yaptı. Hoş geldin Atatürk eserini yazdı. Ülkeyi karış, karış gezdi anlattı. Din tacirlerine karşı uyardı. Fetö’nün hain olduğunu 1998 de ilan etti.  Ancak millet, hacısı sözüm ona hocası fetö’nün tarafını tuttu. Haydar Hocaya bayrak açtılar. Mezhep savaşları çıkartmak istediler. Tevhidin merkezi Ehl-i Beyt kitapçığını yazdı. Sempozyumlarını yaptı. Ama millet rotasını şaşırmış. Haydar Hocayı değil de, Vatikan sevdalısı İsrail sevdalısı cübbe ve takkelisini tuttu.

  Şimdi size soruyorum bir düşünün. Böyle bir topluluğumu istersin. Yoksa sevgili Rabbinle beraber olmayı mı istersin. Adam Rabbine kulluğunu ispat etmiş. Allah’ın davasına her şartlarda sahip çıkmış. Bu uğurda tüm dünyayı ve ülkesindeki hainleri karşısına almış. Bir milim dahi davasından taviz vermedi. Mahkemeler kuruldu. Senaryolar yazıldı. Suikastlar yapıldı. Vallahi tınmadı. O asla sevgilisi olan rabbini satmadı değişmedi. Cübbeli, sarıklılar gibi fetöye yaranmak için yağdanlık olmadı. Bilakis fetönün kim olduğunu haykırdı. Haydar Hoca besmele ile kilise açmadı. Zinayı, domuzu serbest bırakmadı. Çünkü Rabbinin haram kıldığını helal kılacak kadar imansız, dinsiz değildi. Ancak İslam dünyasında bir Allah kulu çıkıp bu şirktir demedi. Biri dinler arası diyalog olmaz. Hak din İslam’dır. Diğerleri batıldır. Nedir bu dinler bahçesi safsatası demedi. Bir tek bunların karşısında Haydar Hoca vardı. Çünkü o gerçekten hocaydı. Allah’ın sevgili kuluydu. 100 yılda bir gelenlerdendi. Ama kadri bilinmedi. Peki, kim kaybetti. Tatbiki onu anlamayan ve dalga geçen dangalaklar. Haydar Hoca için gülerek dediler ne kadar oy aldı ki diye. Mal işte ne yapacan ancak samandan anlar öküz. Haydar Hoca her yerde her ortamda sana Allah’ın emrini ekibi ile beraber anlattı mı? Gazete köşe yazısında, kitaplarında, külliyatlarında, dergilerde, TV’lerde, mitinglerde, sempozyumlarda v.s anlattı mı? El cevap evet anlattı. Yani emr-i bil ma'ruf nehy-i anil münkeri yerine getirdi mi. Yük şimdi onun sırtından inip milletin sırtına bindimi? Hem de nasıl bindi. Allah c.c. huzurunda Haydar Hoca görevini yapmış imtihanı kazanmış bir kul olarak döndü. Sen nasıl hangi yüzle döneceksin. Orda bahaneler, hatır, hürmet, rüşvet geçmiyor. Allah c.c. sana sorduğunda Haydar kulum size anlattı niye dinlemediniz diye. Ne diyeceksiniz. Yarabbi falancalar bize kömür beyaz eşya verdi. İyi para verdiler bizde seni iki kuruşluk dünya menfaatine sattık mı diyeceksiniz sığırcıklar. Ben zinayı haram kıldım adam serbest bırakarak helal etmiş oldu. Hırsızlık kul hakkına girer, adam çaldığı halde niye onu ısrarla savundunuz diye sorduğunda bize dediğiniz gibi O yaptıysa, çaldıysa Allah için çalmıştır mı diyeceksiniz. Siz kim Haydar Hoca kim. Siz onun tırnağına bile layık değilsiniz. O yüzden Rabbim o güzel kulunu yanına aldı. Size ise layık olduğunuz firavununuzu bıraktı. Celladına aşık olmuşsa bir millet ister ezan ister çan dinlet. Haydar hoca bizim hocamız, babamız, canımız, cananımız. Allah c.c. bizlere onunla beraber olmayı bahşettiği için ne kadar dua etsek azdır. Resulullah s.a.a ne buyuruyor: “Kişi sevdiğiyle beraberdir ve onunla haşrolacaktır.” (Buhârî, Edeb, 96; Müslîm, Birr, 165) Bizi Rabbim haydar hoca ile sizleri ise Allah’ı bırakıp peşinden koştuğumuz mahluklar ile haşreylesin.