Zafer Bayramımız kutlu olsun…..

Prof. Dr. Haydar Baş'ın 30.08.2012 tarihli yazısıdır. Zafer bayramı olarak kutlanan Başkomutanlık Meydan Muharebesi, cumhuriyetimizin ilanından önceki önemli dönüm noktalarından biridir. 

<Zafer Bayramımız kutlu olsun…..

Türk milleti işgalin karşısında bağımsızlık benim karakterimdir diyen Mustafa Kemal'in riyasetinde bugünlerin temelini atmıştır. Büyük fedakârlık örnekleri verilmiş, yokluktan var edilen bir devlet, kahraman vatan evlatlarının kanları karşılığı kurulmuştur.

 

Şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. İçinden geçtiğimiz hassas günler, tarihten güç almamız gereken bir süreçtir. 

 

Globalleşen dünya düzeninde ulus devlet anlayışı kabul edilmemekte; üniter devlet yerini parçalanmış ve küçültülmüş devletçiklere bırakmaktadır. Oysa Türkiye Cumhuriyeti Devleti üniter yapısı ile bir bütündür.

 

Çanakkale Savaşı'nı, Kurtuluş Savaşı'nı, Başkomutanlık Meydan Muharebesi'ni yedi düvel diye tabir edilen batı ile bu bütünü temin etmek için yapmıştık.

 

Şehit kanı ile sulanan vatan topraklarındaki birlik ve bütünlük ancak Türk milletini ilelebet payidar yapabilir. Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Gürcü vs. tüm vatandaşlarımız bu bütünü oluşturan mozaiğin parçalarıdır. 

 

Cephede omuz omuza çarpıştığımız kardeşlerimiz ile aramıza nifak sokmak isteyenler, atalarımızın savaştığı işgal güçleridir. Zihniyet değişmemiştir. Değişen, toplar ve tüfeklerin yerini alan görüşlerdir. Direkt işgal, bugün fikri mücadele ile devam etmektedir. Direkt işgal, bugün Şii-Sünni ayrışması olarak gönülleri etkilemektedir.

 

Direkt işgal, demokrasi, özgürlük, insan hakları gibi süslü kelimeler ile gizlenmektedir. Kaynaklar savaşının yaşandığı günümüzde Türkiye Cumhuriyeti Devleti üzerindeki hesaplar, stratejik konumu, sahip olduğu yeraltı ve yerüstü kaynakları nedeniyle halen devam etmektedir. Öyleyse ne ABD, ne AB; tek gayemiz bağımsız Türkiye olmalıdır.

 

Türkiye yüzünü kendisi ile menfaat hesabı olmayan ülkelere çevirmeli; teknikte ileri olan batı birleşilmesi gereken değil, geride bırakılması gereken bir rakip olarak görülmelidir. Sadece 30 Ağustos değil; 18 Mart, 23 Nisan, 19 Mayıs ve 29 Ekim Türk milletinin zaferle neticelenen gurur günleridir. Bu tarihleri diri tutmak yanı başımızda devam eden işgale karşı bir ve beraber direnmemiz için şarttır. Zafer bayramımız kutlu olsun.