Sanayici hammadde kıskacında.....

HISİAD Başkanı Çetin Tecdelioğlu, Türkiye'de sanayicinin demir ve çeliğe rahat ulaştığını dile getirerek, "Bunun dışında bakır, alüminyum, paslanmaz gibi metaller ve plastiğin hammaddesi gibi ürünlerin temininde çok zayıfız. Bunları maalesef ağırlıklı ithalat üzerinden yürütüyoruz" dedi.

<Sanayici hammadde kıskacında.....

İBRAHİM ETHEM YIĞ / DETAY HABER

 

 

Hırdavat Sanayici ve İş Adamları Derneği'nin (HISİAD) çevrimiçi düzenlediği 'Dernekler Buluşması'nda geçen yılı 8.2 milyar dolarlık ihracata imza atan hırdavat sektörü ekseninde Türk sanayicisinin temel sorunları masaya yatırıldı. HISİAD Başkanı Çetin Tecdelioğlu, webinardaki konuşmasında, Türk sanayicisinin 40 yıldır yaşamadığı kriz kalmadığına işaret ederek, şunları söyledi: "Bu krizler içinde edindiğimiz manevra kabiliyetimiz ile çok şey öğrendik. 2020'nin ilk çeyreğinde hızlı başlayan ihracat ve ticaretimiz ikinci çeyrek itibariyle pandemi nedeniyle düşüş eğilimine girdi. Nisan ve Mayıs ayları sıkıntılı geçti. Buna rağmen hiçbir çalışanımızın işine son vermedik. Bu krizi AB üyesi ülkeler bize göre çok daha kötü geçirdi. Bizler ise üretimi hiç durdurmadan, Cumartesi ve Pazar günleri sokağa çıkma yasakları olmasına rağmen fabrikalarımızı çalıştırmaya devam ettik. Bu şekilde ihracatımızı geriye düşürmedik ve miktar olarak da tonaj olarak da ciddi bir kaybımız olmadı." 

 

İthalata bağımlılık sıkıntı yaratıyor

 

Türkiye'nin demir ve çelik açısından zengin bir ülke olduğunun altını çizen Tecdelioğlu, "Demir, Türkiye'nin ciddi bir gücü. Demirden üretilen el aletleri, bağlantı aletleri, tekerlek, mobilya aksesuarları ve aklınıza ne geliyorsa bu alanda dünyada söz sahibiyiz. Çünkü demire ulaşımımız kolay. Türkiye'deki demir çelik fabrikalarından mal temin etmek belki şu an zor olsa dahi en azından bulmamız kolay. Farklı ülkelerde bize göre çok daha sancılı zamanlar yaşanıyor. Bunun dışında hırdavatın tamamlayıcısı olan diğer bakır, alüminyum, paslanmaz gibi metaller ve plastiğin hammaddesi gibi ürünlerin temininde çok zayıfız. Bunları maalesef ağırlıklı ithalat üzerinden yürütüyoruz" dedi. Armatür Derneği Başkanı Gökhan Turhan ise, hammadde özelindeki görüşlerini aktardı: "Ana hammaddelerimiz arasında bakır ve bakır alaşımı var. 30-40 senedir bu işin içindeyim ancak şunu hala anlayamıyorum; üretemediğimiz bir hammaddeyi niye satıyoruz? Üretemediğimiz hammaddeleri Türkiye'de nasıl üretebiliriz gibi ayrı sayfalar açmalıyız. Yapılar artık kartel haline gelmiş vaziyette. Hammaddeyi iç piyasaya yetecek kadar elde edemezken, bizi doyuramazken fiyatları istedikleri gibi oluşturuyorlar dolayısıyla bu da ihracatta bize engel oluyor. Hammaddeye ek gümrük vergisi olmamalı. Bir liralık hammaddeyi on liraya çeviriyoruz. Biz kârımızı fiyat artışlarıyla değil üretim artışlarıyla yaptık. Fabrikalarımız bir gün bile durmadı ama benim Avrupalı, Çinli rakiplerim en az 2-3 ay kapattı."

 

Çin'den kaçış var

 

Mobilya Aksesuar Sanayicileri Derneği (MASKDER) Başkanı Tekin Çınar ise Türk sanayisinin kriz yönetiminde oldukça başarılı olduğunu vurgulayarak, "25 yıldır çok önemli krizler geçerek bu işte iyice piştik. Çin'den ciddi bir kaçışın Türkiye ihracatına faydası olduğunu hem firmam olarak hem de sektör olarak gördük" dedi.