Kimler, Resulullah’ın hadislerinin yazılmasını istemedi?

Veda Haccı’nda Mina’da şöyle buyurdu: “Allah, sözlerimi duyup öğrenen ve onları duymayanlara ulaştıran kişiyi mutlu etsin. Nice fıkıh taşıyanlar var ki onu kendilerinden daha bilginine taşır

<Kimler, Resulullah’ın hadislerinin yazılmasını istemedi?

TÜRK-AZ HABER / İMAN VE İNSAN

Birbiriyle çelişkili iki hadis nasıl meydana geldi?

Muaviye'nin hilafeti döneminde Resulüllah'ın hadisleri arasında rivayet edilen ve O'nun sünnetinden sayılan hadislerin şu hadislerden ibaret oldukları sanılmaktadır:

Sahih-i Müslim, Sünen-i Daremi, Sünen-i Ahmed b. Hanbel'de Resulüllah'tan şöyle nakledilir:

"Benden bir şey yazmayın, Benden Kur'an dışında bir şey yazan onu yok etsin." 

"Resulüllah'tan, sözlerini yazmak için izin istediler. O, izin vermedi."

Zeyd b. Sabit'ten, "Resulüllah bizi hadislerini yazmaktan alıkoydu ve bizim yazdığımız hadisleri yok etti." 

Ebu Hureyre'den, "Biz Resulüllah'tan duyduklarımızı yazıyorduk. O sırada yanımızdan geçerken, 'Ne yazıyorsunuz?' diye sordu. Biz, 'Sizden duyduklarımızı' diye cevap verdik.

O, 'Kur'an karşısında bir kitap mı?' dedi. 'Bizim sizden duyduklarımızdır' dedik. Bunun üzerine Resulüllah şöyle buyurdu: 'Allah'ın Kitabı'nı yazın, yalnız Allah'ın Kitabı'yla uğraşın, Allah'ın Kitabı karşısında başka bir kitap mı yazıyorsunuz? Yalnız Allah'ın Kitabı'nı yazın.'

Resulüllah'ın bu buyruğu üzerine yazdığımız şeyleri bir yere toplayıp yaktık." 

Eğer bu gibi hadisler doğru ise bu durumda Müslümanların tüm İslam kaynaklarını -sahihler, müsnetler, sünenler, tefsirler ve siretler gibi Resulüllah'ın hadislerini içeren kitapları- toplayıp yakmatan başka bir vazifeleri yoktur.

Hayır, bu kesinlikle doğru değildir. Resulullah böyle bir şeyi ağzına dahi almamıştır. Aksine Veda Haccı'nda Mina'da şöyle buyurdu:

"Allah, sözlerimi duyup öğrenen ve onları duymayanlara ulaştıran kişiyi mutlu etsin. Nice fıkıh taşıyanlar var ki onu kendilerinden daha bilginine taşır." 

Resulüllah şöyle buyurur: "Allah, Bizden hadis duyan ve onu duyduğu gibi başka bir kişiye ulaştıran kişiyi mutlu kılsın. Nice kendisine ulaştırılan var ki anlayışı onu duyandan daha iyidir!" 

"Hazır olan olmayana duyursun, nice hâzır olanlar var ki onu kendisinden daha iyi anlayana ulaştırır." 

"Resulüllah üç defa, 'Allah'ım halifelerime rahmet et, halifelerime rahmet et, halifelerime rahmet et' buyurdu.

'Ya Resulallah! Sizin halifeleriniz kimlerdir?' diye sorduklarında, 'Benim halifelerim, Benim peşimden gelip hadis ve sünnetimi ezberleyenlerdir' buyurdu." 

Buhari, İlim adlı kitabında şöyle yazıyor:

"Yemen halkından bir kişi Resulüllah'ın hadisini duyunca, 'Ya Resulallah! Onu benim için yaz' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber, 'Bunu falanca için yazın' buyurdu." 

Bu noktada akla şu soru gelmektedir: Hz. Peygamber hadislerinin yazılmasını istediyse, hadislerin yazılmasını yasaklayan rivayetler nasıl ortaya çıktı?

Bu sorunun cevabı şudur: Resulüllah'ın hadislerinin yazılmasını engelleyen Kureyş'in yani Muhacirler'in Hz. Peygamberin vefatından önce de O'nun vasiyetinin yazılmasını engellediklerini görmekteyiz.

Resulüllah'ın vefatından sonra da iki halife var güçleriyle peygamberin hadislerinin yazılmasını engelledi. Yazılan hadisleri bir araya toplayarak yaktı. Osman b. Affan bu uygulamayı sürdürdü.

Bir grup sahabe bu konuda hakim gücü takip etti. Ve yine sahabeden Ebuzer gibiler bu harekete karşı çıkarak, Resulüllah'ın hadislerini yaydıkları için ıstırap ve şiddete maruz kaldılar.

Hz. Ali, kendi hilafeti döneminde Resulüllah'ın hadislerinin yazılmasını teşvik etti.

O'nun ardından hilafete geçen Muaviye için Resulüllah'ın hadislerinin yazılmasını engellemek çok zordu.

Bu sebeple bazı kişilerden yardım alması gerekiyordu. İşte bu nedenle kendi taraftarlarından yardım aldı, onlar da, onun hükümeti döneminde Resulüllah'ın, hadislerinin yazılmasını engellediği konusundaki uydurma rivayetleri yaydılar.

Bu da Resulüllah'ın hadislerinde çelişki görünmesine neden oldu. (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Ali eserinden)