Kendini bataklığa kaptırma.....

Kendini bataklığa kaptırma. Allaha güven ve O’nun yoluna gir. O’nun yolunda devam ettikçe seni, dünya yutamaz. Kötülük selleri, seni sürükleyemez

<Kendini bataklığa kaptırma.....

"Kendini bataklığa kaptırma. Allaha güven ve O'nun yoluna gir. O'nun yolunda devam ettikçe seni, dünya yutamaz. Kötülük selleri, seni sürükleyemez.
 
Çünkü ona, şu hitap gelir: "Ey dünya denizi ve seli, şu adamı boğma. O sevgili kuldur. O tarafımdan istenen zattır. Onu Zatıma bırak." Bu hitabın eriştiği zat boğulmaz. Musa'yı (a s.) deniz yuttu mu? Kavmi denizde boğuldu mu?
 
Allah fazlını dilediğine verir. "Sevdiklerini hesapsız rızıklandırır." (Bakara, 212), Bütün hayır O'nun elindedir. Hal böyle olunca nasıl başkasına gidersin? O'nun yolunu nasıl bırakırsın?
 
Sana verilen, O'nun eli ile gelir; alan yine O'nun kuvvet elidir. Kendinde bir kuvvet mi biliyorsun? O dilerse zengin eder; dilerse fakra düşürür, öyle mi biliyorsun ki, izzet başkasından gelir, zillete başkası düşürür!...
 
O'nunla boy ölçüşmek kimin haddine? O'nunla, kim cenge hazırlanır? Meğer ki, aklını yitirmiş ola... Akıllı adam, O'nun kapısına koşar. Başka kapıları aklının köşesinden bile geçirmez.
 
Ey tedbir eden kişi, yolun yanlışa çıkıyor. Yaptığın iş halkı sevindirmekten ibaret mi olmalı idi? Halikı darıltıp halkı sevindirmek ha... Öyle mi? Dünyayı yapmak için âhireti yıkmak! Bu iş sana yakışmıyor. Yakında her şeyin elinden çıkacak.
 
Yakalayışı çetin olan biri, her varını senden alacak. O alıcı bizzat Allah'tır. O tuttuğunu bırakmaz. O'nun tutuşu başka şeye benzemez. Onun tutuşu bir yönden gelmez; birçok şekli vardır. Senin tek renk ve düzensiz işlerine benzemez.
 
İlk defa bulunduğun makamdan atılmanla olur. Uslanırsan pekâlâ... Uslanmazsan hasta eder. Sonra fakir eder. Zelil eder; kimsenin yanında yüzün kalmaz. Perişan ve derbeder olursun.
 
Bunlar da seni yola getirmezse... Artık dert ve belânın çeşitleri üzerine yıkılmaya başlar. Hepsinden büyüğü, iç sıkıntısı gelir.
 
Öyle zaman olur ki, içinden kopup gelen sıkıntı, seni bir yana bile oynatmaz. Bunların dışında, bir de halkın diline düşmek var.
 
Sokağa dökülen bir sürü reziller seni, dillerine dolarlar. Şerefini bir paraya indirirler. Allah, herkesin eli ve dili ile seni yıkıp viran etmeye muktedirdir.
 
Yeryüzünde gezen ufak bir karınca, seni ve yuvanı dağıtmaya kâfidir. Allah'ın, en ufak bir mahlûkunda en büyük kuvveti gizlidir. Uyan ey gafil! Uykuyu bırak, ey zavallı!

Allah'ım! Bizi. Sen uyandır; uyanıklığımız seninle ve senin için olsun. Âmin!" (Abdülkadir Geylani Hazretleri, İlahi Armağan eserinden) H: Akın Aydın