Karaciğerde onarılmaz problemlere sebep olabilen siroz hastalığını tüm yönleriyle anlatalım.
14-07-2023Karaciğer; kandaki atık maddeleri filtreleme, sindirime yardımcı olan enzimlerin bir kısmını üretme, şeker ve besinlerin depo edilmesini sağlama, kanın pıhtılaşmasını sağlama, enfeksiyonlarla mücadele gibi işlevleriyle vücudun en önemli organları arasında yer alıyor.
Karaciğere zarar veren ve fonksiyonlarını tam yapmasını engelleyen "siroz hastalığı", bu organın en büyük düşmanı olarak tanımlanıyor. Siroz, erken müdahale edilmediği takdirde karaciğer yetmezliği ve ölümle sonuçlanabiliyor.
"Siroz, karaciğer hücre yapı ve mimarisinin bozulması ve rejeneratif nodüllerin oluşumu ile karakterize ilerleyici bir hastalıktır. Erken aşamalarda, karaciğer hastalığının altında yatan nedene yönelik spesifik tedaviler sirozu iyileştirebilir ve hatta tersine çevirebilir. Ancak çoğunlukla ileri evrelerinde geri dönüşümsüz olarak kabul edilir ve bu noktada tek seçenek karaciğer nakli olabilir."
Karaciğere zarar veren bir şey olduğunda organın kendini yenilemeye çalıştığına ve bu süreçte "fibrozis" diye adlandırılan yara izleri oluştuğuna, sirozun sık rastlanan sebepleri:
Alkol kullanımı - Aşırı alkol kullanan kişilerde siroz riski daha yüksektir.
Hepatit B veya Hepatit C virüslerin neden olduğu karaciğer hastalıklarıdır. Hepatit B ve Hepatit C kan yolu ile ve cinsel ilişki yolu ile bulaşır. İnsanlar, iğneleri paylaşarak veya enfekte kişilerden cinsel yolla bu virüsleri kapabilirler. Enfekte kan ürünlerinin transfüzyonu yolu ile yine bu virüslerin bulaşımı söz konusudur.
Yağlı karaciğer hastalığı (NASH alkolsüz steatohepatit) olan kişiler genellikle alkol içmezler. Bilim dünyası NASH'a neyin sebep olduğunu henüz tam olarak açıklayabilmiş değildir. Ancak daha çok aşırı kilolu kişiler ve şeker hastalarında gözlenmektedir.
Karaciğer hasarının daha az sıklıkta görülen nedenleri ise; otoimmün hepatit, birincil ve ikincil biliyer siroz, primer sklerozan kolanjit, ilaçlar (örn. metotreksat , izoniazid), Wilson hastalığı, alfa-1 antitripsin eksikliği, çölyak hastalığı, sağ taraflı kalp yetmezliği, veno-tıkayıcı hastalıktır.
Sirozun belirtilerinin başlangıçta hafif olabileceği için tanısının genellikle ilerlemiş aşamalarda konduğuna dikkatinizi çekerim "Sirozu olan bazı kişilerde semptom görülmez. Siroz, bağışıklık sisteminizi baskılayarak enfeksiyon kapma olasılığınızı artırır. Ayrıca karaciğer kanseri riskinizi artırabilir.
Semptomlar ortaya çıktığında ise; karın ve bacaklarda şişlik, akciğerlerde sıvı birikmesi, yemek borusundaki (ağzı mideye bağlayan tüp) kan damarlarından ağır kanama, kolayca morarma-kanama, nefes almada zorluk, yorgun hissetmek, yeterince uyuyamama ya da çok fazla uyuma sorunu, sarılık adı verilen derinin veya gözlerin beyazının sararması, aniden başlayabilecek bilinç bulanıklığı ve koma görülebilir.
Sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmek, dengeli beslenmek, egzersiz yapmak ve düzenli sağlık kontrolleri yaptırmanın karaciğer sağlığını destekleyecektir, sirozun önlemesi için yapılması gerekenleri 6 maddede:
-Alkolden kaçının.
-Herhangi bir yeni ilaç almaya başlamadan önce doktorunuzla konuşun. Buna ağrı kesiciler de dahildir. Ayrıca herhangi bir vitamin veya takviye almadan önce doktorunuzla konuşun. Bazı ilaçlar ve takviyeler karaciğere zarar verebilir.
-Hepatit A veya B'ye karşı aşı olmanız gerekip gerekmediğini doktorunuza sorun.
-Hepatit C ile enfekte olup olmadığınızı kontrol ettirin.
-Başkalarıyla ortak iğne kullanmayın.