İmam (a.s.)’ın feryadına yetişmemek.....

İmam Hüseyin (a.s.) yoluna devam ederken, Ben-i Mekatil bölgesinde yanına gelen Amr bin Kays’ı, Muşrifi ve amcasının oğlu huzura çıktılar

<İmam (a.s.)’ın feryadına yetişmemek.....

İmam Hüseyin (a.s.) yoluna devam ederken, Ben-i Mekatil bölgesinde yanına gelen Amr bin Kays'ı, Muşrifi ve amcasının oğlu huzura çıktılar.

İmam (a.s.) onlara hitaben şöyle buyurdu: "Bana yardım etmek için mi geldiniz?"

"Hayır, çünkü bir taraftan bizim çoluk çocuğumuz çoktur, diğer taraftan da halkın ticaret malı bizim yanımızdadır, kaderinizin nereye ulaşacağını bilmiyoruz ve halkın malının bizim elimizde zâyi olması da doğru değildir" dediler.

Burada İmam (a.s.) onlara hitaben şöyle buyurdu:

"Feryadımızı duymamanız, karartımızı görmemeniz için bu bölgeden uzaklaşın. Çünkü kim, feryadımızı duyar veya karartımızı görür de bize olumlu cevap vermezse veya feryadımıza yetişip de yardım etmezse, Allah Teala'nın kendisini yüz üstü cehenneme atmasını hak etmiştir."

Hikmetler

İmam Hüseyin (a.s.) kanını ve canını Allah'ın rızasından esirgemeden bir kıyam başlatmıştır.

Ancak ona (a.s.) bu haklı kıyamında yardım etmek, yardım edenler için Allah'ın rızasına giden yoldur. Bu bir cihaddır ve yanında yer alanlar şehadet şerbetini içecektir.

Onun feryadını duyup da ondan yardımını esirgeyenler ise, cehennem ateşine atılacaktır.

Ölümün takip ettiği kafile

Tarih kitaplarında, şehadete giden yolda sona yaklaşılırken İmam Hüseyin (a.s.)'ın gördüğü bir rüyasından bahsedilmektedir.

Yiğitliği ile ün salmış oğlu Ali Ekber ile aralarında bu rüyadan sonra bir konuşma geçmiştir:

"Ben hafif bir uykuya daldım, bir süvari zâhir olup şöyle diyordu: Bu topluluk geceleyin yürüyor, ölüm de onları takip ediyor."

Böylece o topluluğun bizlerin olduğunu ve ölümün de bize haber verilmiş olduğunu öğrendim."
Hz. Ali Ekber, "Allah kötü bir olay karşımıza çıkarmasın, biz hak değil miyiz?" dedi.

İmam (a.s.), "Evet, Allah'a and olsun ki, biz Hak yoldayız" buyurdu.

Hz. Ali Ekber, "Öyleyse, Hak yolunda ölmekten hiçbir korkumuz yoktur" dedi.

İmam (a.s.), oğlunun bu cevabına karşılık, "Allah-u Teala bir evlada babasından taraf vereceği en iyi mükafatla mükafatlandırsın seni"  buyurdu.

Hikmetler

Sakife gölgeliğinde yaşananlar ile değişmeye başlayan İslam düzeni halkın arasında zamanla ünsiyet yapmıştır.

Halk kendi arasında, "halife böyle yapıyor, doğrudur" diye konuşmaya başlamıştı. İmam Hüseyin (a.s.) Cenab-ı Hak tarafından verilen vazifesini yerine getirmek için, bozuk düzen içinde halkın dikkatini çekmenin tek yolu olarak şehadeti seçmiştir.

Kanını ve canını halkın Kur'an ve Sünnet'ten sapan yolunu düzeltmek için feda etmiştir. Bu şehadette yardımına gelecek kişileri de cennetle müjdelemiştir." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Hüseyin eserinden)