HZ. FÂTIMA’NIN RESÛLULLAH İLE MEDİNE’YE HİCRET ETMESİ I…..

 Prof. Dr. Haydar Baş, “Hz.Fatıma’’ eserinde‘ Hz.Fatıma’nınve Resulullah ile Medineye hicret etmesi ’ hususun da şu bilgileri veriyor: Mekke’den Medine’ye hicret hadisesi Bi’set’in 13. yılında gerçekleşmiştir. 

HZ. FÂTIMA’NIN RESÛLULLAH İLE MEDİNE’YE HİCRET ETMESİ I…..
Mimar Gökhan Demir

HZ. FÂTIMA’NIN RESÛLULLAH İLE MEDİNE’YE HİCRET ETMESİ I…..

  Resûlullah hareket edecekleri gece, Hz. Ali’ye (r.a.) “Yatağımda yat uyu. Üzerin örtülü olsun! Sakın korkma. Sana hiçbir zarar veremeyecekler” buyurarak Kendi yatağına yatmasını emretti.

  Hz. Ali Resûlullah’da bulunan emanetleri teslim edecek ve O’nun borçlarını ödeyecekti.

  İbnu’l-Esir Usdü’l-Gabe adlı eserinde bu hadise ile ilgili olarak şunlar yazmaktadır:

  “Resûlullah (s.a.v.) Medine’ye hicret edeceği zaman Kendi yerine Ali bin Ebi Tâlib’i bırakmıştır. Yola çıkacağı zaman Ali’ye (a.s.) şöyle buyur-muştur: ‘Yeşil örtüm ile örtün ve onlardan Sana inşallah hiçbir kötülük erişmez.’ Hz. Ali (a.s.) durumun ciddiyetini bildiği halde Resûlullah’ın (s.a.v.) yatağına yattı.Bu anda Allah Cebrail ve Mikail’e şöyle vahyetti: ‘Ben ikinizin arasında kardeşlik kıldım. Birinizin ömrünü öbürünüzden daha kısa kılsam, hangi-niz kardeşi uğruna hayatını esir eder?’ Bunun üzerine ikisi de hayatı tercih ettiler. Şanı aziz olan Allah şöyle vahyetti: ‘Neden Ali bin Tâlib gibi olmadınız? Kendisi ve Peygamber Muhammed (s.a.v.) arasında kardeşlik kıldım,Ali (a.s.)tehlikeyi bildiği halde hiç tereddüt etmeden kardeşinin yatağına yattı. Nefsini kardeşi uğruna feda edip, hayatını kardeşi yolunda esir etti.Yeryüzüne hemen inin ve Ali’yi düşmanla-rının şerrinden koruyun.’ Hemen o anda ikisi yeryüzüne inip, Cebrail Ali’nin (a.s.) başucunda, Mikail ise ayaklarının ucunda durdular.Cebrail (a.s.)Ali’ye (a.s.) bakıp şöyle buyurdu:‘Ey Ali bin EbiTâlib,Sana kutlu olsun,Sana kutlu olsun,Senin gibi kim olabilir ki, Allah meleklerine karşı Seninle övünüyor. ’Bu durum üzerine Resûlullah (s.a.v.) Medine’ye doğru giderken şu ayet-i kerime indi: ‘İnsanlardan öylesi vardır ki,Allah’ınrızasını kazanmak için kendi nefislerini feda ederler..’(Bakara,07;İbnü’l-Esir,c.4 ,s.103-104)

   Hz.Peygamber güvenli bir yere ulaştığında, Hz. Ali’ye haber göndererek yanına gelmesini emretti. Resûlullah’ın Mekke’de kalan ailesini, kızı Fâtıma’yı ve diğer Fâtıma’ları ve bazı kadınları da beraberin-de getirecekti. Hz.Resûlullah Medine yakınlarındaki Kuba’ya ulaştığında Ebu Vakid El-Leysî ile haber gönderdi. Medine kafilesinde, Hz.Fâtıma,Ümmü Gülsüm,Fâtıma bint-i Esad el-Haşimiyye, Fâtıma bint-i Zübeyr b.Abdulmuttalib ve Fâtıma bint-i Hamza b. Abdulmuttalib Zeyd b.Harise’nin eşi ÜmmüEymen Bereketü’l-Habeşiyye ve oğlu Usame b. Zeyd b. Hâriseyer alıyordu. 

  Bazı kaynaklarda Resûlullah’ın Hz. Ali ve beraberindekileri onbeş gün boyunca Kuba’da beklediği ve onlar gelmeden Medine’ye girmediği yazılıdır.” (El-Menâkıb,İbnŞehrâşub,c.2,s.85,El-Musabakat-u İle’l-Hicre)

   Bu süre zarfında Kuba Mescidi inşâ edilmiş ve hakkında şu ayet nâzil olmuştur: “Daha ilk günden takva temeli üzerine kurulan mescid içinde kıyam etmene daha layıktır.” Bu rivayetlere göre    Hz. Peygamber ancak beklediği kafile kendileri-ne katılınca Medine’ye giriş yapmıştır. Diğer bazı rivayetlerde ise, ResûlullahMedine’ye Kendi ulaştı ve Mescid-i Şerif’in yapımını başlattı.Ancak bundan sonra diğer kızlarını ve eşi Sevde’yi (r.a) yanına aldırmak için haber yolladı. Peygamberimizin o sırada Ensar’dan Hz.Halid b.Zeyd Ebu Eyyub El-Ensarî’ nin (r.a.) evinde olduğu belirtilmektedir. Böylece Hz.Fâtıma, Hz.Ali’nin riyasetinde babası Resûlullah’ın yanına Medine’ye hicret etmiştir. Bu yolculuk sırasında ciddi engellerle karşılaşmışlardır. Resûlullah’ıngönderdiği Ebu Vakid El-Leysî ve Hz.Ali kafileyi idare ediyordu.Ebu Vakid hızlı hareket etme taraftarıydı.

  Ancak Hz.Ali onu bu konuda uyardı: “Ey Ebu Vakid! Kadınlara acı.Onlar zayıftırlar.”Dedi ki: “Peşimize düşenlerin bizi yakalamasından korkuyorum.”

  Hz.Ali (a.s.) şu karşılığı verdi: “Sabredip bekle (rahat ol) böyle yapmana gerek yok. Çünkü Resûlullah Bana: ‘Ey Ali! Şu andan itibaren Sana hoşlanmadığın bir şey yapmazlar’ dedi.” Sonra Ali develeri daha yumuşak bir şekilde sürmeye başladı. Hz.Ali yola devam etti.

 

Devam edecek