Gadir Hum ve Peygamberimizin Hutbesi -3.....

“Ey insanlar, Ali’yi üstün biliniz. Zira O, Allah rızık indirdiği ve yaratıklar bâki kaldığı müddetçe kadın ve erkek tüm insanların en üstünüdür"

<Gadir Hum ve Peygamberimizin Hutbesi -3.....

TÜRK-AZ HABER / İMAN VE İNSAN

(dünden devam ediyoruz) "Ey insanlar, Ali'yi üstün biliniz. Zira O, Allah rızık indirdiği ve yaratıklar bâki kaldığı müddetçe kadın ve erkek tüm insanların en üstünüdür.

Bu sözü reddeden ve O'nunla uyumlu olmayan kimse mel'undur, mel'undur; gazaba uğramıştır, gazaba uğramıştır!

"Biliniz ki Cebrâîl, Allah tarafından bu haberi Benim için nâzil kıldı ve şöyle buyurdu:

'Her kim Ali'ye düşmanlık eder ve velayetini kabul etmezse, lanetim ve gazabım onun üzerine olsun.'

Herkes yarın için önceden ne göndereceğine baksın. Ali'ye muhalefet etmekten ve ayağının sabit olduktan sonra sürçmesinden dolayı Allah'tan korksun. Allah yaptıklarınızdan hiç şüphesiz haberdardır.

Ey insanlar, Kur'an hakkında tefekkür ediniz, ayetlerini anlamaya çalışınız; muhkem ayetlerine bakınız, müteşabih ayetlerinin ardından koşmayınız.

Allah'a yemin olsun ki, Kur'an'ın bütününü sizlere beyan edebilecek ve tefsirini sizler için açıklayabilecek olan kimse, Benim, elinden tuttuğum, O'nu kendime doğru yükselttiğim, pazısından tuttuğum, iki elimle kaldırdığım ve sizlere, 'Ben kimin mevlâsıysam bu Ali de onun mevlâsıdır' diye bellettiğim kimsedir.

O, Benim kardeşim ve vasim (yerime geçecek olan) Ali b. Ebî Tâlib'dir. O'nun velâyeti, Bana vahiy nâzil buyuran aziz ve celil olan Allah tarafındandır.

Ey insanlar, Ali ve O'nun soyundan olan temiz çocuklarım, sıkl- i asğardır (daha küçük değerli emanet) ve Kur'an ise sıkl-i ekberdir (daha büyük değerli emanet).

Bu ikisinden her biri diğerini haber vermekte ve onunla uyum içinde bulunmaktadır. Onlar, Kevser havuzunun başında yanıma gelinceye kadar, asla birbirinden ayrılmazlar. Biliniz ki onlar, insanlar arasında Allah'ın emin kulları ve yeryüzündeki hakimleridir.

Biliniz ki Ben edâ ettim! Biliniz ki Ben tebliğ ettim! Biliniz ki Ben duyurdum! Biliniz ki Ben açıkladım!

Biliniz ki Allah buyurmuştur ve Ben aziz ve celil olan Allah adına konuşuyorum. Biliniz ki 'Mü'minlerin Emiri' sadece Benim şu kardeşimdir. Biliniz ki 'Müminlerin Emiri' olmak, Benden sonra O'ndan başka hiç kimse için helal değildir."

Daha sonra Hz. Peygamber (s.a.v.) eliyle Ali'nin (a.s.) pazısından tuttu ve yukarı kaldırdı. Mü'minlerin Emiri (a.s.) ise Hz. Peygamber (s.a.v.) minberin üstüne çıktığı zamandan beri, O'ndan bir basamak aşağıda bulunuyordu. Hz. Peygamber'in yüzüne (s.a.v.) oranla sağ tarafa meyletmişti ve dolayısıyla da her ikisi de bir mekanda durmuş gibiydiler.

Sonra Hz. Peygamber (s.a.v.) elini kaldırdı. Her ikisi de elini göğe doğru açtı. Ali'yi (a.s.) yerinden kaldırdı ve ayağı Hz. Peygamber'in (s.a.v.) diziyle aynı hizaya geldi. Daha sonra Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurdu:

"Ey insanlar, bu Ali'dir; O Benim kardeşim, vasîm, ilmimi toplayan ve ümmetim arasında iman eden kimseler üzerinde halifemdir.

Aziz ve celil olan Allah'ın Kitabını tefsir etmekte, Allah'a davet etmekte, Allah'ı razı eden şeylerle amel etmekte, Allah'ın düşmanlarıyla savaşmakta, Allah'a itaatle dostluk etmekte ve Allah'a isyan etmekten sakındırmakta Benim yerime geçen kimsedir.

Allah Resulü'nün halifesi odur; Mü'minlerin Emiri O'dur; Allah tarafından hidayet imamı O'dur. Nâkısîn (ahdini bozan Cemel ashabı), Kâsıtîn (Zulmeden Muaviye taraftarları) ve Mârikîn'i (dinden çıkan Hâriciler'i) Allah'ın emriyle öldüren O'dur.

Allah şöyle buyurmuştur: 'Nezdimde söz değişmez.'

Ey Rabbim, Senin emrinle şöyle diyorum: Allah'ım, Ali'yi seven kimseyi sev, Ali'ye düşman olan kimseye düşman ol; O'na yardım edene yardım et, O'nu yalnız bırakan kimseyi Sen de yalnız bırak. Ali'yi inkâr eden kimseye lanet et; Ali'nin hakkını inkar eden kimseye gazap et.

Ey Rabbim, Sen, bu konu aydınlandıktan ve Ali'yi bugün tayin ettikten sonra şu ayeti Bana nâzil buyurdun:

'Bugün, size dininizi kemâle erdirdim, üzerinize olan nimetimi tamamladım, din olarak sizin için İslam'ı beğendim.'

'Kim, İslam'dan başka bir dine yönelirse, onunki kabul edilmeyecektir. O, ahirette de kaybedenlerdendir.'

Ey Rabbim, Seni de şahit tutuyorum ki Ben tebliğ ettim.

Ey insanlar, Allah dininizi imametle kâmil buyurmuştur. O halde kıyamet gününe, aziz ve celil olan Allah'ın huzuruna varılacağı güne kadar, her kim O'na ve Benim çocuklarımdan ve O'nun soyundan gelecek vasîlere iktida etmezse, böyle kimselerin amelleri dünya ve ahirette yok olmuş olur ve sürekli azap içinde bulunurlar; azapları asla hafifletilmez ve onlara mühlet de verilmez.

Ey insanlar, bu Ali, sizlerden Bana en çok yardım eden, Bana en lâyık olan, Bana en yakın bulunan ve nezdimde en değerli olan kimsedir.

Aziz ve celil olan Allah ve Ben, O'ndan razıyız. Kur'an'da Ali dışında hiç kimse hakkında rızâyet ayeti (kendisinden razı olunduğunu bildiren bir ayet) inmemiştir.

Allah, mü'minlere hitap ettiği her yerde önce O'na hitap etmiştir. Kur'ân'da var olan övgü ayetleri O'nun hakkındadır ve Allah, İnsan Sûresi'nde sadece O'nun Cennete gireceğine şahadette bulunmuştur. Bu süreyi O'ndan başkası hakkında nâzil buyurmamış ve bu sûreyle O'ndan başkasını övmemiştir.

Ey insanlar, O (Ali), Allah'ın dininin yardımcısı, Allah Resulü'nün savunucusudur. O, takvalı, temiz, hidayet eden ve hidayet olmuş kimsedir.

Peygamberiniz en iyi peygamber, vasîniz en iyi vasî, O'nun çocukları da en iyi vasîlerdir.

Ey insanlar, her peygamberin soyu kendi sulbündendir. Ama Benim neslim, Mü'minlerin Emiri Ali'nin sulbündendir.

Ey insanlar, Şeytan Adem'i hasedle Cennetten dışarı çıkardı. Sakın Ali'ye hased etmeyiniz. Aksi takdirde, amelleriniz boşa gider, ayaklarınız sürçer, Adem bir sürçme sebebiyle yeryüzüne gönderildi. Oysa Adem aziz ve celil olan Allah'ın seçtiği kimseydi.

O halde, sizler, aranızda Allah'ın düşmanları olduğu halde nasıl bir hâlet içinde olacaksınız?

Biliniz ki sadece şekavet sahibi kimse, Ali'ye düşmanlık eder ve sadece takva sahibi kimse Ali'yle dost olur.

Ali'ye sadece hâlis mü'min olan kimse iman eder. Allah'a yemin olsun ki, Asr Sûresi Ali hakkında nâzil olmuştur:

'Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla. Asr'a and olsun ki, insan hiç şüphesiz hüsran içindedir.

Asr'a and olsun ki iman eden, hak ve sabırdan hoşnut olan Ali dışında tüm insanlar hüsran içindedir.'

Ey insanlar, Ben Allah'ı şahit tuttum, risâletimi sizlere tebliğ ettim, peygamberin sadece açıkça tebliğ etmeden başka bir sorumluluğu yoktur.

Ey insanlar, Allah'tan hakkıyla korkun ve dünyadan sadece Müslüman olarak ayrılın.

'Ey kitap verilenler, bir takım yüzleri silip dümdüz ederek arkalarına çevirmeden, yahut cumartesi ashabını (Yahudileri) lânetlediğimiz gibi lânetlemeden önce, elinizdeki Kitab'ı tasdik ederek indirdiğimiz Kur'ân'a iman edin.'

Ey insanlar, Allah'a yemin olsun ki bu ayette kendilerini isim ve soylarıyla bildiğim ashabımdan bir grup kastedilmiştir.

Ama onları ifşâ etmemekle görevlendirildim. O halde, her kim amel ederse, kalbinde Ali'ye karşı taşıdığı sevgi veya kinle mutabık olan şeyi bulacaktır.

Ey insanlar, aziz ve celil olan Allah tarafından Bana bir nur verilmiş, Benden sonra Ali b. Ebî Tâlib'e ve O'ndan sonra da Mehdi-i Kâime kadar, O'nun nesline verilmiştir.

Mehdi de, Allah'ın hakkını ve bize ait olan her hakkı geri alır. Zira aziz ve celil olan Allah bize kusurda bulunanlara, düşmanlık gösterenlere, muhaliflere, hainlere, günahkarlara, zâlimlere ve tüm âlemlerden gasp edenlere karşı hüccet karar kılmıştır.

Ey insanlar, sizleri Allah'tan korkutuyorum ve uyarıyorum ki Ben Allah'ın Resulü'yüm.

Benden önce de peygamberler var olmuştur. Ben ölür veya öldürülürsem, sizler gerisin geriye mi döneceksiniz?

Her kim gerisin geriye dönerse, Allah'a hiçbir zarar veremez. Allah çok yakında şükredenlere ve sabredenlere mükafat verecektir.

Biliniz ki sabır ve şükürle nitelendirilen Ali'dir. O'ndan sonra da O'nun neslinden olan çocuklarım da aynen böyledir.

Ey insanlar, Müslüman oluşunuz sebebiyle Bana, hatta Allah'a minnet etmeye kalkışmayın.

Aksi takdirde, Allah amellerinizi ortadan kaldırır. Size gazap eder ve Allah sizleri ateşten ve (erimiş) bakırdan alevlere müptela kılar; şüphesiz Rabb'iniz pusudadır." Devam edecek (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Ali eserinden)