Fabrikalarımızı göçmenlere güvenerek kurmadık.....!

Türkiye Tekstil Terbiye Sanayicileri Derneği Başkanı da olan Migiboy Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Vehbi Canpolat'a "Afgan ve Suriyeli göçmenler olmasa fabrikaların kapanıp kapanmayacağını" sorduk. Canpolat, "Fabrikalarımızı kurarken ne Afgan, ne de Suriyeli göçmene güvendik! Ancak sanayi Anadolu'ya gitmeli. Anadolu'da çalışma şevki var" dedi.

<Fabrikalarımızı göçmenlere güvenerek kurmadık.....!

RECEP BAHAR / TURK-AZ DETAY HABER

 

Çorlu, Kahramanmaraş ve Kırklareli'ndeki 5 fabrikasıyla iplik, örme kumaş ve boya-baskı alanlarında faaliyet gösteren Migiboy Tekstil, 200 milyon dolarlık yatırımla Türkiey'nin ilk Türk sermayeli spandeks (likra) fabrikasını hayata geçirecek. Niğde Organize Sanayi Bölgesi'nde (OSB) 400 bin metrekare alanda kurulacak fabrika ile yıllık 40 bin ton likra ithalatının önüne geçilmesi hedefleniyor. 2023 yılının ilk aylarında faaliyete geçmesi planlanan fabrika, 500 kişiye istihdam sağlayacak. Migiboy Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Vehbi Canpolat, İstanbul'da düzenlediği basın toplantısında, gerçekleştirdikleri yeni yatırımla likra ithalatının önüne geçmeyi planladıklarına vurgu yaparak, "Sektör ihracatımıza da ciddi anlamda katkı sağlayacak yatırımımızla günde 100 ton üretim yapmayı hedefliyoruz" ifadesini kullandı.

 

 

İthal edilen bir ürün

 

Coğrafyamızda konfeksiyon üretiminin gün geçtikçe arttığını, bunun kumaş ve ipliğe olan ihtiyacı arttırdığını dile getiren Canpolat, şunları söyledi: "Likra pazarı Çin ve Kore'deki uluslararası büyük kapasitelerde fabrikaları olan firmaların elinde dönüyor. Batı'da üretim yok denecek kadar az. Sadece bir miktar İrlanda'da üretim var. Bu nedenle bu yatırımımız Avrupa ülkelerini de yakından ilgilendiriyor. Likranın birim fiyatı şu an 15 dolar civarlarında. Likra fiyatları dünya pazarında da şu anda çok yüksek olsa da önümüzdeki dönemde fiyatların yarı yarıya düşeceğini öngörüyoruz. Dışa bağımlı olduğumuz bir pazar. Bu yatırımımızla, ithalatın önüne geçip Türk tekstil sektörünün eksik kalan ihtiyacını tamamlamak ve ülkemizi Avrupa'nın likra üretim üssü yapmak öncelikli hedefimiz."

 

Uzakdoğu şirketleri tekelleşti

 

 

Canpolat, küresel ticaretin iki önemli problemle uğraştığını vurgu yaparak, şunları kaydetti: "Şu anda konteyner firmalarının ve ham madde üreticilerinin tekel oluşturması ile mücadele ediyoruz. 2 bin dolarlık konteyner ücretini 10-15 bin dolarlara yükseldi. Bu bizim için çok büyük bir problem çünkü ana ham maddeyi dışarıdan tedarik ediyoruz. Dünya ana hammadde ürünlerinin tamamını Uzak Doğu'ya yaptırıyor. Bizim gibi ülkelerin hızlı şekilde sanayileşmesi ve her konuda üretime geçmesi gerekiyor. Şu anda Uzak Doğu bloğunun rakipsiz olması fiyatlarda ciddi haksızlıklara yol açıyor. Sanayi kültürü olan, alt yapısı olan bizim gibi ülkelerin üretime geri dönmesi ile kırılabilir bir durum ancak karşımızda dev gibi fabrikalar oluştu. Günde 10 bin ton üretim yapan fabrikalara rakip olmak zor. Ancak pes etmiyoruz. Sanayileşip dünyanın iyi bir tedarikçisi olmalıyız. Coğrafi konumumuz buna çok uygun." Canpolat fabrikayı İtalya, İsviçre ve Çin'den ithal edecekleri makinelerle kuracaklarını söyledi. 

Tekstildeki adı spandeks olan likra (Likra aslında bu ürünü geliştiren şirketin adı) kumaş ya da dokuma yapılırken yüzde 3 ile 5 oranında kullanılıyor ve kumaşa esneklik veriyor. Dünyada yılda 1.2 milyon ton likra üretiliyor. Likra iç çamaşırından tişörte, medikal ürünlerden çocuk bezine çok geniş bir yelpazede kullanılıyor. 

 

Fabrikalarımız göçmenler olmasa da çalışır!

 

Türkiye Tekstil Terbiye Sanayicileri Derneği Başkanı da olan Vehbi Canpolat'a "Afgan ve Suriyeli göçmenler olmasa fabrikaların kapanıp kapanmayacağını" sorduk. Canpolat, şunları söyledi: "Türkiye'nin en büyük istihdam alanı tekstil. Avrupalı şirketler Uzakdoğu menşeili ürün istemiyor artık. Türkiye dışında coğrafyamızda Avrupa'nın ihtiyacını karşılayacak başka bir ülke de bulunmuyor. Ancak fasondan kurtulup markalar geliştirmeliyiz. Tekstil ve konfeksiyon ihracatında 50 milyar doları aşarız böylece. Öte yandan fabrikalarımızı kurarken ne Afgan, ne de Suriyeli göçmene güvendik! Ancak sanayi Anadolu'ya gitmeli. Anadolu'da çalışma şevki var. Anadolu'ya yatırım sosyal denge açısından da önemli. İnsanlar iyi şartlarda çalışacak ortam buluyorsa, başka şehirlere göç etmez! Biz likra fabrikamızı Niğde'ye kuruyoruz çünkü orada beyaz yakalı çalışan bulmak kolay. Arazi ucuz. Mersin Limanı'na yakın."