1710 yılında İngiliz Sömürgeler Bakanlığı'nın emri ile Mısır, Irak, İran, Hicaz ve İstanbul'a ajan olarak gönderilen Humpher, hatıralarını bir kitapta derlemiştir. Burada bizzat Humpher'in ifade ettiği üzere Sömürgeler Bakanı'nın yardımcısı kendisine bakanlık tarafından yayınlanan ve kendi casuslarına dağıtılan bir kitap vermiş ve burada Müslümanların güçlü ve zayıf yönleri belirlenmiş, güçlü noktala- rın nasıl zayıflatılacağı ve zayıf noktalardan nasıl yararlanılacağı ayrıntılarıyla ortaya konmuştur.
30-01-20251. Sünni ve Şii Müslümanlar arasında birbirine karşı kötümserlik ve suizan duyguları icat ederek mezhebî ihtilafları körüklemek. Her grup adına diğerine karşı töhmetli ve ihanetli konuları yaygınlaştırmak. Bu tefrika ve nifak için yararlı olacak planların uygulanmasında büyük meb- lağlarda para sarf etmekten çekinmemek.
2. Müslümanların cehalet ve bilgisizliğini korumak, her türlü eğitim ve öğretim merkezlerinin kurulmasını önlemek. Büyük din âlimleri ve müctehidler aleyhine ithamlarda bulunmak.
Buradan anlaşılacağı üzere din âlimlerine ve müctehidlere dil uzatmak, iftira atmak faaliyetlerinin temeli 200 yıl öncesine kadar inmektedir ve misyoner teşkilatlarının ortaya attığı bir oyundan başka bir şey değildir.
3. Tembelliği teşvik etmek, çalışkanlığa mâni olmak. Ölümden sonraki hayatı anlatarak, cennetten rengarenk görüntüleri halkın gözünde canlandırarak bu dünya hayatı için çaba sarf etmelerini önlemek. Sonuçta halkın geçimini temin etmek için çalışmasını sağlamak.
4. 'Sultan yeryüzünde Allah'ın gölgesidir' gibi hadis- lerden yararlanılarak zorba, zalim ve kendini düşünen padişah ve hükümdarların hakkaniyetini ispat etmek. Veya Ebubekir, Ömer, Osman, İmam Ali, Emevi ve Abbasi halifelerinin zorla kılıç zoruyla hükümdarlığı ele geçirdiklerini, kılıcın mukadderatlarına hâkim olduğunu veya Sakife toplantısının Ömer'in öncülüğünde yapıldığı konularını gündemde tutmak. Ve bu konuda bir takım eleştirilerde bulunmak. Ömer'in İmam Ali taraftarlarının ve eşi Hz. Fatima'nın evini yakarak tehditte bulunduğu iddialarını yaygınlaştırmak. Yine Ömer'in görünürde Ebubekir'in vasiyeti ile ama aslında muhaliflerin tehdidi ile halife olduğunu Osman'ın halife olması için İmam Ali'ye karşı yapmacık bir şûra toplandığını ve bu yüzden Osman'ın öldürülmesine kadar varan ayaklanmaların çıktığını sürekli halka anlatmak. Ancak daha sonra İmam Ali'nin halife olabildiği, ondan sonra Muaviye'nin bile ve zorla halifelik makamını ele geçirdiğini ondan sonrakilerin de Ebu Müslim ayaklanması ve Beni Abbas hilafetinin kuruluşuna kadar kılıç zoruyla halife oldukları, İslam halifelerinden Osmanlı hükümdarları dönemine kadar hepsinin zalim olduğu, İslamî düzende diktatörlük hükümetinin yerleşik kazandığı iddiaları sürekli propaganda edilmelidir.
5. Seyahat özgürlüğü ortadan kaldırılmalı, şehir mer- kezlerinde ve köylerde fitne arttırılmalı, kötüler ve kötülükler korunmalı, suçluların, fitnecilerin, silahlı soyguncuların cezalandırılmaları önlenmeli, yol kesiciliğe, çapulculuğa teşvik edilmeli ve bütün bunları yapan adamlara silah ve para dağıtılmalı.
6. Müslümanların ırkçı ve milliyetçi duyguları kamçılanarak eski kültür, dil ve tarihe sıkı sıkıya bağlı olmalarına neden olan düşünceleri ortadan kaldırılmalıdır. Mesela Misır'da Firavunluğu gündemde tutmak, İran'da Zerdüştlüğü canlandırmak ve Mezopotamya bölgesinde putperestliği yeniden gündeme getirmek gibi. (Kitabın bu kısmında daha önceden belirlenen faaliyet bölgelerini gösteren bir de harita yer almaktadır)
7. İçki, kumar, fesat ve fuhşu yaymak, domuz eti kullanmayı teşvik etmek. Bu tür faaliyetlerde Yahudi, Hıristiyan, Zerdüşt gibi azınlıklar birbirleriyle işbirliği yapmalıdırlar. Sömürgeler Bakanlığı bu çalışmaların karşılığında hediye ve ikramiyeler verecektir. Bu yolda hiçbir çabayı esirgemeyecektir. Dolayısıyla içki, kumar, fuhuş ve domuz eti yeme gibi dörtlü fesadı her şeyden fazla yayacak kişiler hazırlanmalıdır. İslam ülkelerinde olan İngiliz memurları her vesileyi kullanarak, para vererek, hediye vererek gizli veya açık bu fesatların yayılmasına çalışmalıdırlar. Ve bu işlerde çalışanlar her türlü zarar ve tehlikeden korunmalıdırlar. Diğer taraftan Müslümanları, İslam ahkâmını ayaklar altına alma, Allah'ın emrettiklerine ve nehyettiklerine uy- mama noktasında teşvik etmelidirler. Zira İslam ahkâmina uymamaları toplumda düzensizlik ve karışıklık yaratacaktır. Örneğin ribâ (faizcilik). Kur'an'da şiddetle kınanmış, ha- ram alış-verişin yaygınlık kazanmasına çalışılmalı ve böylece birbirlerinden kopuk ekonomi daha da dağıtılmalıdır. Ribâ konusundaki ayetler yanlış tefsir edilmelidir. Şu ilke de unutulmamalıdır ki; Kur'an'ın bir emrini dinlememek diğerlerini de dinlememeye ve hiçe saymaya zemin oluşturacaktır.
8. Din âlimleri ile halk arasındaki karşılıklı saygı ve dostâne ilişkiler bozulmalıdır. Bu görevi hiçbir İngiliz me- muru unutmamalıdır. Bu yolda iki iş yapılmalıdır:
a. Din âlimlerine iftira etmek.
b. Din âlimleri arasına, Sömürgeler Bakanlığı memurlarını din âlimi kisvesi altında yerleştirmek.
Bu sözde âlimleri özellikle El-Ezher Üniversitesi'ne, İstanbul'daki ilmî ve dinî merkezlere, Necef ve Kerbela'daki ilim merkezlerine yerleştirmek gerekir. Halk ile âlimlerin arasındaki ilişkiyi bozmanın bir yolu da yeni okullar açarak Sömürgeler Bakanlığı'nın amaçları doğrultusunda çocuk yetiştirmektir. Bu okullarda bizden ücret alan öğretmenlerden yaralanılmalıdır. Bugünkü bilimin yanı sıra Osmanlı halifesi ve din âlimlerinden nefret etmeyi, onlara karşı düşmanlık yapmayı da öğretmelidirler. Halifenin zulümlerini, kötü ahlakını, halkın malını şehvet ve fesada nasıl harcadığını, Peygambere en ufak benzerliklerinin bulunmadığını öğrencilerine açıklamalıdırlar.
9. Sadece Şiilerin inancı olan kafirlerin necis olduğu düşüncesi Müslümanların zihninden çıkarılması gereken meselelerdendir. Kur'an ve hadislerden deliller zikrederek gayrimüslimlerin temiz olduğu ispat edilmeye gayret edilmelidir. "Ehl-i Kitabın yediği size helaldir. Sizin yediğiniz de onlara helaldir. Ve size mümin temiz kadınlar ve Ehl-i Kitap (Yahudi ve Hıristiyanlar) temiz kadınlar helaldir ayeti gibi (Maide: 5) ayetlerden yararlanılmalıdır.
10. Müslümanları şuna inandırmak gerekir ki; Peygamberin dinden maksadı yalnız İslam dini değildir. Kur'an'da da zikredildiği gibi Yahudi, Hıristiyan ve diğer dinlerin takipçileri de Müslüman'dır. Kuran'da Hz. Yusuf'un Allah'tan Müslüman olarak ölmek istediği kaydedilmektedir. Nitekim İbrahim ve İsmail peygamberler: "Allah'ım bizi Müslümanlardan, ailemizi İslam ümmetinden kıl" diye dilekte bulunmaktadırlar. Yakup Peygamber oğullarına: "Müslüman olmadan ölmeyin" buyuruyor.
11. Diğer önemli bir husus da kilise yapılması için zemin oluşturmaktır. Kur'an'dan, hadislerden ve İslam tarihinden örnekler göstererek Müslümanlara Ehl-i Kitabın ibadet yerlerine saygı gösterilmesi gerektiği anlatılmalıdır.
12. İslam Peygamberlerinden Yahudi dinini inkar eden hadisler naklolmuştur. "Yahudileri Arap yarımadasından çıkarınız" veya "Arap yarımadasına iki ayrı din sığmaz" gibi hadislerin doğruluğu üzerinde şüphe uyandırmalıyız. Örneğin eğer bu tür hadisler doğru olsaydı Talha gibi bazı sahabeler Yahudiler ile evlenmezdi veya Necran Hıristi- yanları ile barış anlaşması imzalamazdı.
13. Müslümanları ibadetlerinden alıkoymak ve şüphe uyandırmak gerekmektedir. Özellikle Allah'ın, kulların iba- detine ihtiyacı yoktur konusu üzerinde israrla durulmalıdır. Haccı anlamsız göstererek, Müslümanları Mekke yolculuğundan alıkoymak gerek. Aynı şekilde dinî toplantılar, taziye merasimleri hedeflerimiz için tehlikelidir. Şiddetle önüne geçilmelidir. İmamlar ve din büyüklerine türbeler yapımı, yeni cami ve medrese inşâsı her ne şekilde olursa olsun önlenmelidir.
Prof.Dr. Haydar BAŞ / DİNİ VE MİLLİ BÜTÜNLÜĞÜMÜZE YÖNELİK TEHDİTLER : 102 /116
Yazıyı hazırlayan: Gökhan Demir