DETAYLAR.....

Güce yönelmek, güçlü karşısında çekinmek, güçlüye yaranmak, güçlünün karşısında eğilmek hatta güce tapınmak insanın en çok istismar edilen özelliklerindendir.

<DETAYLAR.....

Bunu çok iyi bilen saltanat ve iktidar düşkünleri, dünyanın kurulduğu günden beri insan kalabalıklarını istedikleri kıvama getirmişlerdir. Hakkın, haklının ve hakikatin yanında olmak yerine, güçlüye râm olma kolaycılığına kaçanlar; bu gayri insanı tercihin bedelini, bizzat tapındıkları muktedirlerin gadrine uğrayarak ödemişlerdir.


Bu değişmez bir kanundur; dün böyleydi, bugün böyle, yarın da böyle olacaktır.
Tarihten bir olayla maksadımızı somutlaştıralım:


Erneviierin has adamlarından Ziyad bin Ebih'in bir süre vekaleten valiliğe getirdiği Semüre b. Cündeb, Basra ve Kufe valilikleri sırasında sekiz bin insanı öldürtmüştür.

Bunlar içinde devrin en büyük alimlerinden 47 kişi de vardı.
Ziyad, Semüre'nin vekil valiliği sırasında ölünce, Muavi­ye, asil vali olmayı bekleyen Semüre'yi vali yapmadığı gibi, vekaleten yürüttüğü Basra valiliğinden de azletti.

Azil ha­beri üzerine Semüre'nin söylediği söz, tarihin bütün zalim yardakçılarının kişilik yapısını anlatması bakımından muhteşem bir ibret tablosudur.


Azil haberini alan Semüre şöyle diyor: "Allah Muaviye'ye lanet etsin! Eğer ben, Muaviye'ye ita­at ettiğim kadar Allah'a itaat etseydim bana ebediyyen azap etmezdi." {Taberi, Tarih, 53. yıl olaylar; İbnül-Esir, el­-Kamil 3/195; Askeri, Aişe, 1/376).

Hazırlayan: Okan Egesel

https://www.facebook.com/1mahallekahvesi