İşlem yasal ama kasa boş!

Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan ilk kez 128 milyar dolar rezervin satılması ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bakan, "Yapılan işlemler tamamıyla yasaldır. Herhangi bir şekilde yasalara aykırı bir durum söz konusu değildir" dedi ama Bakan'ın yaptığı bu açıklama döviz rezervlerimizin eridiği gerçeğini maalesef değiştirmedi

<İşlem yasal ama kasa boş!

Naci Ağbal'ın Merkez Bankası başkanlığı görevinden alınmasıyla birlikte döviz kurlarında hızlı artışın yaşandığı 20 Mart'tan bu yana piyasalara dönük ilk ve tek açıklamasını 22 Mart sabahı yapan Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, katıldığı bir TV programında gündemdeki sıcak başlıklara ilişkin açıklamalarda bulundu. Merkez Bankası'nın '128 milyar dolarlık rezerv satışı'na ilişkin ilk kez konuşan Elvan, bankanın, finansal istikrarı sağlamak ve parasal aktarım mekanizmasının daha sağlıklı işlemesi için zorunlu karşılıklar ve döviz alım-satım işlemlerini zaman zaman kullandığını söyledi. Elvan, Merkez Bankasının döviz alım ve satım ihalelerin önceden açıklandığını, doğrudan alım ya da satım müdahalelerinin ise olağanüstü oynaklık söz konusu olduğunda gerçekleştirildiğini ve sonuçlarının da kamuoyu ile paylaşıldığını anlattı. Elvan, bu yöntemlere ilave olarak, 2017'den beri o zamanki Hazine Müsteşarlığı ile Merkez Bankası arasında bir protokol imzalandığını ve bu protokol çerçevesinde Hazine hesapları üzerinden Merkez Bankasının döviz alım ve satım işlemleri gerçekleştirdiğini söyledi.

Yapılan işlemler yasal!

Bu protokolün yasal altyapısına da açıklık getiren Elvan, Hazine Müsteşarlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'un 2. maddesinde "Türk parasının dolaşımı ve istikrarını sağlamaya yönelik politikaları Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ile oluşturmak ve uygulamak" ifadesinin yer aldığını bildirdi. Bu çerçevede Hazine Müsteşarlığına Türk parasının dolaşımı ve istikrarını sağlamaya yönelik politikaları oluşturmak için yasal olarak yetki verildiğine dikkati çeken Elvan, Merkez Bankası Kanunu'nun 4. maddesinde de "Hükümetle birlikte Türk lirasının iç ve dış değerini korumak için gerekli tedbirleri almak ve yabancı paralar ile altın karşısındaki muadeletini tespit etmeye yönelik kur rejimini belirlemek, Türk lirasının yabancı paralar karşısındaki değerinin belirlenmesi için döviz ve efektiflerin vadesiz ve vadeli alım ve satımı ile dövizlerin Türk lirası ile değişimi ve diğer türev işlemlerini yapmak" ifadesinin yer aldığını aktardı.

Elvan, protokolün yasal dayanak ve altyapısının bu düzenlemeler olduğuna işaret ederek, "Dolayısıyla bu yapılan protokol ve bu protokol çerçevesinde yapılan işlemler de tamamıyla yasaldır. Herhangi bir şekilde yasalara aykırı bir durum söz konusu değildir" dedi. Hazine hesapları üzerinden döviz alım ve satım işleminin Merkez Bankası tarafından gerçekleştirildiğini belirten Elvan, Merkez Bankasının kamu bankası olan muhabir bir banka aracılığıyla alım ve satım işlemlerinin elektronik işlem platformlarında gerçekleştirdiğini aktardı. "Eşleştirme platformlarında" bu alım ve satım işlemlerinin Merkez Bankasının muhabir bankası tarafından gerçekleştirildiğini anlatan Elvan, bu platformda piyasaya yapıcı yerli ve yabancı bankaların yer aldığını söyledi.

'128 milyar dolar' tartışması nasıl başladı?

Uluslararası haber ajansları, eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın istifasına giden süreçte döviz rezervlerindeki düşüşün etkili olduğunu öne sürmüştü. Albayrak'ın istifa ettiği dönemde TCMB Başkanlığı görevine getirilen Naci Ağbal'ın Mart ortasında görevden alınmasında rezervlerde yaklaşık 130 milyar dolarlık kayba neden olan döviz satışlarıyla ilgili inceleme başlatmasının rol oynadığı iddia edilmişti. Benzer bir iddia da eski Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan tarafından da ortaya atıldı. Ana muhalefet partisi CHP de bir süredir "128 milyar dolar nerede" sorusunu iktidara yöneltiyor.

Döviz rezervleri en düşük seviyede

Albayrak'ın Bakanlığı döneminde Türkiye'nin döviz kurundaki hızlı yükselişleri dengelemek ve kuru belli bir seviyede tutmak için kamu bankaları üzerinden rezervlerden döviz satışı yapma politikası uyguladığı belirtiliyor. Bu da rezervlerde erimeye yol açan bir neden olarak gösteriliyor. Geçtiğimiz hafta açıklanan verilere göre, Merkez Bankası'nın net döviz rezervleri 10.7 milyar dolara geriledi. Uzmanlar bunun "2003'ten bu yana en düşük seviye" olduğunu belirtiyor. Türkiye'nin net döviz rezervleri 2019 yılında 41 milyar dolar seviyesindeydi.

Ekonomistler, ileriye dönük swap (takas) işlemleri de hesaba katıldığında Türkiye'nin net rezervlerinin eksiye düştüğüne dikkat çekiyor. Bu miktar yaklaşık 40 milyar dolar olarak hesaplanıyor. TCMB'nin döviz rezervlerinin seyri ve swap işlemleri hesaba katılarak yapılan tüm bu hesaplamalar, Türkiye'nin kuru aşağı çekmek için 130 milyar dolar civarında bir rezerv satışı gerçekleştirdiği iddiasının temelini oluşturuyor. Eski Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Babacan, bu rezervlerin serbest kur rejimine aykırı bir şekilde eritildiğini ve 'ciddi bir kural ihlali' yapıldığını öne sürdü. Babacan'ın bir diğer iddiası da Ağbal'ın rezervlerden döviz satışı yapılarak kuru belli bir seviyede tutma politikasıyla ilgili inceleme başlatmasından dolayı görevden alındığı yönünde.